19. yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı duvar ve tuval resminde manzara olgusu üzerine bir örnekleme: Şale Köşkü

Tez KünyeDurumu
19. yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı duvar ve tuval resminde manzara olgusu üzerine bir örnekleme: Şale Köşkü /
Yazar:AYŞE PELİN ŞAHİN
Danışman: PROF.DR. GÜNSEL RENDA
Yer Bilgisi: Hacettepe Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü
Konu:Güzel Sanatlar = Fine Arts ; Sanat Tarihi = Art History
Dizin:19. yüzyıl = 19. century ; Duvar resimleri = Wall paintings ; Osmanlılar = Ottomans ; Resimler = Pictures ; Tuval resimleri = Canvas paintings
Onaylandı
Yüksek Lisans
Türkçe
1991
162 s.
ÖZET “19. Yüzyılın ikinci Yarısında Osmanlı Duvar ve Tuval Resminde Manzara olgusu üzerine Bir Örnekleme: Şale Köşkü” konulu bilim uzmanlığı tezinde, ilk bolümde, 19. yüzyılın tarihi ve kültürel olaylarına genel bir bakış sunulmuştur. Yenileşme, hareketleri içinde, matbaanın kurulup artık el yasması kitaplara duyulan gereksin id in azalması ile, minyatür, sanatı önemini yitirmiş ve yeni bir tür olarak duvar resmi gelişmiştir. Önceleri, tavan eteğinde dar şeritler halinde görülen resimler, sonraları geniş panolara dönüşmüştür. 19. yüzyılın ikinci yarısında ise, yenileşme hareketleri içinde, mühendishanelerin ders programlarına resim derslerinin alınması ve Avrupa’ya öğrenci gönderilmesi sonucunda, tuval resmi de duvar resmi ile birlikte gelişmiştir. Har iki türde de resimlerin konusunu “manzaralar” oluşturmaktadır. Çünkü, sanatçılar yeni öğrendikleri teknikleri, minyatür sanatından da alışkın oldukları manzaralarda denemişlerdir. Figürlü kompozisyonlar ancak 19. yüzyılın ikinci yarısında görülmüştür. Çalışmada temel olarak alınan Şale Köşkü, Feryal Ires ile Vahide Gezgör’ün, Milli Saraylar Arşivi ‘nde Şale Köşkü ‘nün mimarisi hakkında, yapmış oldukları incelemeler sonucunda elde edilen bilgiler yardımıyla ele alınmıştır. Yapının üç evresi saptanmıştır, ilk evresi hakkında fazla bilgi edinilememiştir. II. evre 1889 tarihli olup, mimarı Sarkis Balyan; III. evre ise, 1898 tarihli ve mimarı D’ Aranco ‘dur.XX Bale Köşkü duvar resimlerinin incelenmesi ve katalog hazırlanması sonucunda, öncelikle Şale Köşkü resimleriyle, aynı dönemdeki duvar resimleri arasında belirgin benzerlikler saptanmıştır. Bunun sonucunda da bu sorular irdelenmiştir: A) Bu resimlerin aynı sanatçı ya da aynı geleneğin yaratıldığı bir atölye tarafından üretilmiş oldukları düşüncesi B) Resimleri ısmarlayan kişinin ya da çalışan mimar ve sanatçıların beğenilerini ne dereceye kadar yansıttıkları düşüncesi O Üretim sırasında belirli bir şablon ya da modellerin kullanılmış olabileceği düşüncesi D) Fotoğraf ve gravürlerden yararlanılmış olabileceği düşüncesi Yine, Şale Köşkü duvar resimleriyle, aynı dönem tuval resimleri incelenerek, benzerlikler saptanmıştır. Bunun sonucunda ise, akla gelen sorular suni ardı 1-2 A) önceleri duvar resmi yapmış sanatçıların, tuval resmi geliştikçe tablo yapmış olabilecekleri ya da aynı samanda hem duvar, hem tuval resmi yapmış olabilecekleri düşüncesi B) Tuval resmi yapan sanatçıların duvar resimlerini örnek almış olabilecekleri düşüncesi O Fotoğraf ve gravürlerden yararlanmış olabilecekleri düşüncesi Yapılan konu secimi ve üslup incelemeleri sonucunda, Şale Köşkü ‘nde yabancı ustalar kadar yerli ustaların da çalışmış olabileceği düşüncesi tartışılmıştır.III Bu çalışmada, tek bir örnek ele alınıp, diğer örneklerle karşılaştırma yapılması ve tarihlendirmeye yardımcı olacak bir yöntem denenmesi amaçlanmıştır.
iv SUMMARY This thesis “The Landscape element in the second half of the 19 th. Century Mural And Easel Painting: The Sale Pavilion discusses the relations between mural and easel painting and dwells on the types of landscapes used by the artists taking the paintings of the Sale Pavilion as a sample. With the introduction of the printing press in the 18 th century, there was a decline in t It e production of illustrated manuscripts. As a result, miniature painting began to lose its significance end mural painting developed as a new genre- Paintings found in narrow ‘friezes preferred in the 18 th. century were later- rep Laced by large panels. During the second half of the 19th century, drawing courses were included in the curriculum of the Schools of Engineering ‘mühendishane’; and several graduates were sent to Europe to study painting Thus easel painting devoloped in line with murals. The most common theme in both types is “landscape”. Artists began to try out new techniques and styles in landscape. Figural representations started only in the second half of the 19th century. The study on The Sale Pavilion, taken as the main subject of this thesis, is based on research carried out by Feryal Ires and Vahide Sezgör in the Archives of the National Pa laces. Three phases of the building is determined. Unfortunately, very little information is found for the first phase. The second phase wasconstructed in 1889 by the architect Sarkis Balyan. whereas the third section by D’Aranco in 1893. The mural paintings were studied and catalogued bringing out several similarities with other murals of the time. The following problems are determined: A) Were paintings produced often by the same artists or the same workshops following similar models ? B) To what extend the patron, the architect or the artists’ taste is reflected in these paintings? C) Was a model used during production ? D) Were photographs or engravings used as a model for these paintings ? Similarities between the murals in the Sale Pavilion and easel paintings of the period are determined. The following questions need to be answered; A) Did the artist executing murals also produce easel paintings ? B) Did the artists producing easel paintings take murals as models’? C) Did they use photographs or engravings for their paintings? The sutdy of the murals in regard to content and style revealed the fact that local artists worked in the Sale as well as foreigns. The purpose of this thesis was to initiate a method for such comparative studies by talking one dated building as a sample.

Download: Click here