İBN BÂBEŞÂZ

Ebü’l-Hasen Tâhir b. Ahmed b. İdrîs b. Bâbeşâz el-Mısrî el-Cevherî (ö. 469/1077)

Arap dili âlimi.

Müellif:

Mısır’da doğdu ve orada yetişti. Mücevher tâciri olan babası aslen Deylemlidir. Dedelerinden Bâbeşâz’a (Bâb-ı Şâz / Bâb b. Şâz) nisbetle İbn Bâbeşâz olarak, ayrıca babasının vefatından sonra inci ticaretine devam ettiğinden Cevherî nisbesiyle anılır. Hatîb et-Tebrîzî, Kāsım b. Muhammed el-Vâsıtî ve Yûsuf b. Ya‘kūb en-Necîremî başta olmak üzere zamanının önde gelen âlimlerinden dil, edebiyat ve kıraat dersleri alan İbn Bâbeşâz, ticaret için gittiği Bağdat’ta tahsilini ilerletme imkânı buldu. Daha sonra tekrar Mısır’a döndü. Fâtımî Halifesi el-Müstansır-Billâh zamanında Dîvân-ı İnşâ’ya kâtip olarak tayin edildi. Bir yandan da Fustat’taki Amr b. Âs Camii’nde dil ve kıraat dersleri verdi. Bu görevleri sırasında önemli maddî imkânlar elde etti. Son yıllarında Dîvân-ı İnşâ’daki görevinden ayrılarak zâhidâne bir hayat yaşamaya başlayan İbn Bâbeşâz günlerini Amr b. Âs Camii’ndeki odasında ibadetle ve eser telifiyle geçirdi. Gramer kuralları ile onların yorum ve tahlillerine, mektup yazma esasları ile imlâ kurallarına dair olan on beş ciltlik Taʿlîḳa fi’n-naḥv adlı eserini bu dönemde kaleme aldı. Daha sonra Taʿlîḳu’l-ġurfe olarak da anılan eser vasiyet ve silsile yoluyla üç dört nesil boyunca korunmuş, sırasıyla öğrencisi Muhammed b. Berekât es-Saîdî’den (ö. 520/1126) İbn Berrî’ye (ö. 582/1187), ondan da Ebü’l-Hüseyin (Seltü’l-Fîl) en-Nahvî’ye intikal etmiştir. İlme son derece meraklı olan Mısır Eyyûbî Hükümdarı el-Melikü’l-Kâmil’e (1218-1238) kadar ulaşan eserin zamanımıza intikal edip etmediği bilinmemektedir.

İbn Bâbeşâz 4 Receb 469’da (1 Şubat 1077) vefat etti. Fâtımî bürokrasisinde görev alması sebebiyle Şiî olduğuna dair bazı rivayetler bulunmaktadır. Muhammed b. Berekât es-Saîdî ve Ebü’l-Kāsım İbnü’l-Fahhâm öğrencileri arasında zikredilir.

Eserleri. 1. el-Muḳaddimetü(’l-kâfiyetü)’l-muḥsibe (’l-muḥassibe/’l-muḥtesibe) fî fenni’l-ʿArabiyye. Kısaca el-Muḥteseb adıyla da anılan kitap genellikle “mukaddime” veya “muhtasar” isimleriyle kaleme alınan ve Arap dilinin öğretiminde önemli yeri olan eserlerden biridir. İbn Bâbeşâz’ın el-Muḳaddime’sinin daha önce Halef el-Ahmer, Ebû Ömer el-Cermî, Ebû Ca‘fer en-Nehhâs, İbn Fâris ve Ebû Abdullah el-Mutarriz tarafından kaleme alınan muhtasarlardan farkı daha ayrıntılı olmasıdır. İsim, fiil, harf, ref‘, nasb, cer, cezm, âmil, tâbi ve hat olmak üzere on bölüme ayrılan eserde önce bölümler tanımlanmakta, daha sonra bunlar kısımlara ayrılarak Arap gramerinde öğrenilmesi zaruri olan konular açıklanmaktadır. İbn Bâbeşâz eserin sonunda, gramer öğrenmek isteyenler için bu kitapta verilen bilgilerin yeterli olduğunu söyleyerek hem muhtasarının muhtevasına ışık tutmakta hem de ana hatlarıyla gramer öğretiminin önemini vurgulamaktadır. Eser, Hüsâm Saîd en-Naîmî tarafından el-Muḳaddimetü’l-muḥsibe fî ʿilmi’n-naḥv adıyla neşredilmiştir (Bağdat 1970). Müellifin el-Hâdî (el-Cümelü’l-hâdiye fî şerḥi’l-Muḳaddimeti’l-kâfiye) adıyla şerhettiği eseri (nşr. Hâlid Abdülkerîm, I-II, Küveyt 1976-1977; nşr. Abdüllatîf Şerîf, Kahire 1978) Abdüllatîf el-Bağdâdî Şerḥu Muḳaddimeti İbn Bâbeşâẕ (manzum), Yahyâ b. Hamza el-Müeyyed el-Ḥâṣır li-fevâʾidi Muḳaddimeti Ṭâhir, Ahmed b. Osman ez-Zebîdî Şerḥu Muḳaddimeti İbn Bâbeşâẕ, İbn Hütayl ʿUmdetü ẕevi’l-himem ʿale’l-Muḥsibe fî ʿilmeyi’l-lisân ve’l-ḳalem ve Abdüllatîf eş-Şercî el-Lümaʿu’l-Kâmiliyye fî şerḥi Muḳaddimeti İbn Bâbeşâẕ adıyla şerhetmişlerdir (yazmaları için bk. , I, 301; Suppl., I, 529). el-Muḳaddime, Muḫtaṣarü’l-Muḥteseb adıyla İbn Usfûr tarafından ihtisar edilmiştir (Fahreddin Kabâve, s. 68).

2. Şerḥu Kitâbi’l-Cümel li’z-Zeccâcî. Zeccâcî’nin nahve dair el-Cümelü’l-kübrâ adlı eserinin şerhidir (yazmaları için bk. , I, 171).

İbn Bâbeşâz’ın kaynaklarda Taʿlîḳu’l-ġurfe, Şerḥu Uṣûli İbni’s-Serrâc ve Şerḥu’n-Nuḫbe adlı eserleri de zikredilmektedir.


BİBLİYOGRAFYA

İbn Bâbeşâz, el-Muḳaddimetü’l-muḥsibe (nşr. Hüsâm Saîd en-Naîmî), Bağdad 1970, s. 3-8.

Halef el-Ahmer, el-Muḳaddime, Süleymaniye Ktp., Şehid Ali Paşa, nr. 2358/4.

Kemâleddin el-Enbârî, Nüẕhetü’l-elibbâʾ (nşr. M. Ebü’l-Fazl İbrâhim), Kahire 1386/1967, s. 231.

, XII, 17-19.

, II, 95-97.

, II, 515-517.

Abdülbâkī b. Abdülmecîd el-Yemânî, İşâretü’t-taʿyîn (nşr. Abdülmecîd Diyâb), Riyad 1986, s. 151-152.

, XVIII, 439-440.

a.mlf., , III, 271.

, XVI, 390-391.

Fîrûzâbâdî, el-Bulġa fî terâcimi eʾimmeti’n-naḥv ve’l-luġa (nşr. Muhammed el-Mısrî), Küveyt 1987, s. 116-117.

, II, 17.

, I, 111, 423, 603; II, 1612, 1794, 1804.

, II, 429.

, I, 301; Suppl., I, 171, 529.

Fahreddin Kabâve, İbn ʿUṣfûr ve’t-taṣrîf, Beyrut 1401/1981, s. 68.

, III, 177-178.

, III, 220.

Muharrem Çelebi, “Muhtasar Nahiv Kitaplarına Bir Bakış”, , V (1989), s. 1-31.

Îrânnâz Kâşiyân, “İbn Bâbşâẕ”, , III, 56-57.

M. G. Carter, “Ṭāhir b. Aḥmad b. Babashādh”, , X, 102-103.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 1999 yılında İstanbul’da basılan 19. cildinde, 343-344 numaralı sayfalarda yer almıştır.