İDRÎS b. ABDÜLKERÎM

Ebü’l-Hasen İdrîs b. Abdilkerîm el-Haddâd el-Bağdâdî (ö. 292/905)

Kırâat-i aşere imamlarından Halef b. Hişâm’ın meşhur iki râvisinden biri.

Müellif:

199 (814-15) yılında muhtemelen Bağdat’ta doğdu. Haddâd lakabıyla anılması, atalarından birinin demircilikle veya demir ticaretiyle meşgul olması sebebiyledir (Sem‘ânî, II, 181-182). Meşhur on imamdan biri olan Halef b. Hişâm’dan kıraat tahsil etti; onun, kurrâ-i seb‘adan Hamza b. Habîb’in kıraatiyle ilgili rivayeti yanında kendi tercihlerini de öğrendi. Ayrıca bu alanda Muhammed b. Habîş eş-Şemmûnî’den faydalandı. Hocası Halef’ten ve Âsım b. Ali, Mus‘ab b. Abdullah ez-Zübeyrî, Ahmed b. Hanbel, Yahyâ b. Maîn gibi âlimlerden hadis dinledi. Kendisini ilm-i kırâat okutmaya adayan İdrîs b. Abdülkerîm bu konuda uzak ve yakın çevrenin ilgi odağı oldu. İbn Şenebûz, İbn Miksem el-Attâr, Mûsâ b. Ubeydullah el-Hâkānî, Ahmed b. Osman b. Bûyân, İbnü’l-Münâdî, Ebû Bekir Muhammed b. Hasan en-Nakkāş arz metoduyla, İbn Mücâhid de semâ yoluyla kendisinden kıraat öğrendi. İsmâil b. Ali el-Hutabî, İbn Miksem, Ebû Ali es-Savvâf, Ebû Bekir İbnü’l-Enbârî, Ahmed b. Selmân en-Neccâd gibi râviler de ondan hadis rivayet ettiler. Güvenilirliği ve dindarlığı sebebiyle rivayet ettiği hadislerin yazılmasına önem verilen İdrîs b. Abdülkerîm 10 Zilhicce 292 (13 Ekim 905) tarihinde Bağdat’ta vefat etti.

İdrîs b. Abdülkerîm kırâat-i aşerede Halef b. Hişâm’ın râvilerini iki ile sınırlayan eserlerde bu râvilerden biri olarak gösterilir. Kırâat-i seb‘ada ise Hamza b. Habîb’in meşhur iki râvisinden biri durumunda olan Halef’in önemli bir tariki niteliğiyle tercih edilmesi ve kaynaklarda (meselâ bk. Enderâbî, s. 111; Ebü’l-Alâ el-Hemedânî, I, 136; , I, 189) gerek Hamza’nın gerekse Halef’in kıraatlerine dair isnad zincirlerinde güvenilir bir halkayı oluşturması açısından da onun kıraat ilmindeki yeri önemlidir. Ayrıca kıraat ilmine dair tariklerde isimlerine sıkça rastlanan İbn Şenebûz, İbn Miksem gibi şahsiyetlerle Kitâbü’s-Sebʿa müellifi İbn Mücâhid’in hocaları arasında bulunması, onun bu ilimdeki yerinin değerlendirilmesinde ayrı bir kriter olarak göz önünde bulundurulmalıdır.

İbn Miksem, bir gün meşhur hadis ve nahiv âlimi Ebü’l-Abbas Ahmed b. Yahyâ Sa‘leb’in yanında bulunurken İdrîs b. Abdülkerîm’in çıkageldiğini, Sa‘leb’in ona ilgi gösterip ikramda bulunduğunu, kendisiyle bir müddet sohbet ettiğini zikretmiştir (Hatîb, VII, 14). Dârekutnî İdrîs’in sika olduğunu, hatta bunun da bir derece üstünde bulunduğunu söylemiştir.


BİBLİYOGRAFYA

, VII, 14-15.

Enderâbî, Ḳırâʾâtü’l-ḳurrâʾi’l-maʿrûfîn (nşr. Ahmed Nusayyif el-Cenâbî), Beyrut 1407/1986, s. 111.

, I, 116-117.

, II, 181-182.

Ebü’l-Alâ el-Hemedânî, Ġāyetü’l-iḫtiṣâr (nşr. Eşref Muhammed Fuâd Tal‘at), Cidde 1414/1994, I, 136.

, XIII, 37.

, I, 499-500.

a.mlf., , XIV, 44-45.

a.mlf., : sene 291-300, s. 104-105.

, I, 154.

a.mlf., , I, 189.

Burhâneddin İbn Müflih, el-Maḳṣadü’l-erşed (nşr. Abdurrahman b. Süleyman el-Useymin), Riyad 1410/1990, I, 278.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2000 yılında İstanbul’da basılan 21. cildinde, 484 numaralı sayfada yer almıştır.