Peasantry and rural resistance in the 21st century Turkey: The case of Çiftçi-Sen

Tez KünyeDurumu
Peasantry and rural resistance in the 21st century Turkey: The case of Çiftçi-Sen / 21. yüzyıl Türkiyesinde köylülük ve kırsal direniş: Çiftçi-Sen örneği
Yazar:JOSÉ DUARTE MEDEIROS RIBEIRO
Danışman: Prof. Dr. AYŞE GÜNDÜZ HOŞGÖR
Yer Bilgisi: Orta Doğu Teknik Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Sosyoloji Bilim Dalı
Konu:Sosyoloji = Sociology
Dizin:Direniş = Resistance ; Köylüler = Peasants ; Kır sosyolojisi = Rural sociology
Onaylandı
Doktora
İngilizce
2023
383 s.
Türkiye’de tarımın 1980’lerde başlayan neoliberal dönüşümü, 21. yüzyılın başından beri iktidar partisinin kırsal alanı metalaştıran sömürücü ideolojisi ile hız kazanmıştır. Geçmişte, devletin siyasi elitleri, siyasi etkinliklerini reddetmek için köylülüğe her zaman popülist bir şekilde yaklaşırken, bugün mevcut otoriter bağlam, büyüyen bir protesto kültürü ve potansiyel organize direnişle karşı karşıyadır. Türkiye’de ÇiftçiSen olarak bilinen Çiftçiler Sendikası, 2004 yılında ülke geneline yayılmış ürün bazlı farklı sendikaların çatı örgütü olarak kurulmuştur. Bu çalışma, son zamanlarda tek bir birlik olarak kabul edilen bu çiftçi hareketinin, gıda egemenliğini siyasi bir program olarak kullanırken aynı zamanda köylünün siyasi etkinliğini harekete geçiren eşi görülmemiş bir direniş potansiyeli taşıdığını göstermektedir. Bu, Türkiye kırsalındaki otoriter neoliberalizmin ekolojik çöküşe neden olan ekstraktivist projelerle ifade edildiği günümüz bağlamında özellikle önemlidir.
In Turkey, the neoliberal transformation of agriculture which started in the 1980s has been catalyzed since the beginning of the 21st century by the governing party extractivist ideology of a commodified countryside. While past state’s political elites always populistically approached the peasantry to deny their political agency, the current authoritarian context is facing a growing protest culture and potential organized resistance. The Çiftçiler Sendikası (Farmers Union) known as Çiftçi-Sen, was established in 2004 as an umbrella organization of different product-based unions extended across the country. This work demonstrates how this movement, recently refunded as a single union, resists while employing food sovereignty as a political program and constituting an unprecedented potential to activate peasant’s political agency. This is particularly important in a context where authoritarian neoliberalism in the Turkish countryside is expressed by extractivist projects that cause ecological demise.

Download: Click here