ALİ BEY CAMİİ

Bulgaristan Karlıova’da XV. yüzyıla ait bir cami.

Müellif:

Karlıoğlu Ali Bey tarafından yaptırıldığı sanılmaktaydı. Ancak Ali Bey’in 801 (1398-99) tarihli vakfiyesinde Karlıova’daki (Karlova) caminin adı geçmemektedir. Osman Keskioğlu ve Taha Özaydın ise bu caminin Sultan Cem’in lalası Ali Bey tarafından 890’da (1485) yaptırıldığını ileri sürerler. Bu husus evvelce F. Babinger tarafından Karlıoğulları ailesi hakkında yapılan bir araştırmada da açıkça belirtilerek caminin yapılış tarihi ve kurucusunun adını veren bir kitâbesi bulunduğuna işaret edilmiştir. Bu duruma göre cami bir XV. yüzyıl sonu eseridir. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Ali Bey Camii tahribe uğramış, minaresi yıkılarak kiliseye çevrilmiş, sonra tekrar cami haline getirilmiştir; fakat Balkan Savaşı’nda camiye tekrar el konulmuş ve depo olarak kullanılmıştır. 1966’da gördüğümüzde ise şehrin ortasında bulunan cami kapalı idi ve içine girmek mümkün değildi.

Ali Bey Camii, her birinin etrafı ikişer tuğla ile çerçevelenmiş muntazam iri kesme taşlardan yapılmıştır. Kare harimin üstünü sekizgen sağır kasnaklı bir kubbe örter. Son cemaat yeri sonradan yapılmıştır. Minaresi ise 1966’da yıkıktı. Caminin kıble tarafında altı köşeli bir türbenin yerden ancak 1 m. kadar yüksek olan kalıntısı görülüyordu. E. Hakkı Ayverdi’nin Ali Bey’e ait olduğunu tahmin ettiği bu türbe onun görüşüne göre tamamlanmadan kalmıştı. Fakat Türkler Rumeli’den çekildiğinde yıktırılmış olması da ihtimal dışı sayılamaz kanaatindeyiz.


BİBLİYOGRAFYA

M. Tayyib Gökbilgin, XV-XVI. Asırlarda Edirne ve Paşa Livâsı, İstanbul 1952, s. 394 ve sondaki vakfiyeler kısmı s. 226-227.

, s. 44-45.

F. Babinger, “Beiträge zur Geschichte von Qarly-Eli, vornehmlich aus Osmanischen Quellen”, Eis Mnemen Spyridonos Lambrou, Atina 1933, I, 140-149; aynı yazı, Aufsätze und Abhandlungen zur Geschichte Südosteuropas und der Levante von Franz Babinger, München 1962, I, 370-377.

Osman Keskioğlu – Taha Özaydın, “Bulgaristan’da Türk-İslâm Eserleri”, , XVII (1983), s. 116.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 1989 yılında İstanbul’da basılan 2. cildinde, 384 numaralı sayfada yer almıştır.