Berces Kılıç. Halep Mirdâsî hanedanı. Yüksek lisans tezi (2022)

Tez KünyeDurumu
Halep Mirdâsî hanedanı / The Aleppo Mirdasi dynasty
Yazar:BERCES KILIÇ
Danışman: PROF. DR. MEHMET EMİN ÜNER
Yer Bilgisi: Harran Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Tarih Ana Bilim Dalı / Tarih Bilim Dalı
Konu:Tarih = History
Dizin:Bizans İmparatorluğu = Byzantine Empire ; Büyük Selçuklular = Great Seljuks ; Fatimi Devleti = Fatimi Government ; Suriye-Halep = Syria-Aleppo
Onaylandı
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
163 s.
XI. yüzyılın başlarında Halep, Hamdânî Hanedanının çöküş sürecinde olmasından dolayı siyasî bir boşluk içerisinde olan bir şehirdir. Öte yandan bölgede etkili olan Fâtımî Devleti, bu dönemde sözü edilen siyasî boşluktan yararlanarak şehirde kendi otoritesini tesis etmeyi başarmıştır. Fâtımîlerin Halep şehrine atadıkları idarecilerle Halep halkı arasında patlak veren sorunlar sonrasında ise Mirdâsîlerden Sâlih b. Mirdâs, Halep halkının istek ve daveti ile şehre gelmiş ve 1024 yılında Fâtımî Devletinin naibini yenerek Halep’te Halep Mirdâsî Hanedanını tesis etmiştir. Sâlih’in ardından üç oğlu Nasr, Atiyye ve Simâl Halep Mirdâsî Hanedanının yönetimini Fâtımî, Bizans ve Selçuklu devletlerinin Mirdâsîlere karşı geliştirdikleri siyasete rağmen başarılı bir şekilde idare edebilmeyi başarmışlardır. Amcası Simâl’in Halep idaresini Fâtımîlere bırakması sonrasında harekete geçen Mahmûd b. Nasr, onunla ve Fâtımîlerin şehre atadığı idareci ile giriştiği mücadeleyi kazanarak Halep Mirdâsî Hanedanını deruhte etmiştir. Mahmûd’dan sonra da iki oğlu Nasr ve Sâbık sırasıyla Halep Mirdâsî Hanedanının başına geçmişlerdir. Bu iki emîr döneminde Halep yönetimi, Halep ve çevresindeki Türkmen etkisinden dolayı mutlak bir hâkimiyetle gelişim gösterememiştir. Bu süreç sonrası Halep’te bozulan siyasî, iktisadî ve sosyal dengeler sebebiyle şehir halkı, Şerefüddevle Müslim b. Kureyş’i Halep’e çağırmış ve bu çağrı ile birlikte 1080 yılında şehre gelen Şerefüddevle, Mirdâsîlere bir oyun oynayarak Halep’i ele geçirmiştir. Halep Mirdâsî Hanedanına son veren ve Halep’te beş yıl sürecek olan Ukaylî hâkimiyetini tesis eden Şerefüddevle Müslim b. Kureyş, Halep Mirdâsîlerinin mensup olduğu Kilâbî kabilesince desteklenen Süleyman Şah tarafından etkisizleştirilmiştir. Onun ölümü ile birlikte Halep’teki Ukaylî egemenliği sona ermiştir. Bundan sonraki süreçte de Halep şehri, Selçuklu Devletinin mutlak hâkimiyetine girmiştir. Mirdâsîlerin tarihsel arka planını, siyaset ve mekân yönleri ile ele aldığımız bu tezdeki amaç yukarıda sözü edilen tarihî olayların izlerini mümkün mertebe takip etmekten ileri gelmektedir. Böylelikle çalışmamızın bütününde Mirdâsîlerin tarihsel düzlemde dönemin siyasî erkleri ile olan mücadeleleri ve bu mücadelelerin bölgeye olan etkisi saptanabilecektir.
At the beginning of the XI. century, Aleppo was a city in a political vacuum due to the collapse of the Hamdânîd Dynasty. On the other hand, the Fâtımîd State, which was effective in the region, succeeded in establishing its authority in the city by taking advantage of the political vacuum mentioned in this period. After the problems that broke out between the administrators appointed by the Fâtımîds to the city of Aleppo and the people of Aleppo, Salih b. Mirdâs came to the city at the request and invitation of the people of Aleppo and in 1024 he defeated the regent of the Fâtimîd State and established the Aleppo Mirdâsî Dynasty in Aleppo. After Sâlih, his three sons Nasr, Atiyye and Simâl managed the administration of the Aleppo Mirdâsî Dynasty successfully notwithstanding the policies developed by the Fâtımîd, Byzantine and Seljuk states against the Mirdâsîds. After his uncle Simâl left the administration of Aleppo to the Fâtımîds, Mahmûd b. Nasr won the struggle with him and the administrator appointed by the Fâtımîds to the city and take on the Aleppo Mirdâsî Dynasty. After Mahmûd, his two sons Nasr and Sâbık became the head of the Aleppo Mirdâsî Dynasty, respectively. During the period of these two amîrs, the Aleppo administration could not develop with absolute dominance due to the Turcoman influence in and around Aleppo. After this process, because of the deteriorated political, economic and social balances in Aleppo, the people of the city, called Sharaf al-Dawla Muslim b. Quraysh and Sharaf al-Dawla, who came to the city in 1080 with this call, by playing a trick on the Mirdâsîds captured the Aleppo. Sharaf al-Dawla Muslim b. Quraysh was deactivated by Suleyman Shah, who was supported by the Kilâbî tribe, whose the Aleppo Mirdâsîds belonged. With his death, the Uqaylîd rule in Aleppo came to an end. In the next period, the city of Aleppo came under the absolute domination of the Seljuk State. The aim of this thesis, which deals with the historical background of the Mirdâsîds in terms of politics and space, is to follow the traces of the above-mentioned historical events as much as possible. Hereby, throughout our study, the historical struggles of the Mirdâsîds with the political powers of the period and the impact of these struggles on the region will be determined.

Download: Click here