BERŞELÛNE

İspanya’nın kuzeydoğu kıyılarında yer alan ve yaklaşık doksan yıl İslâm hâkimiyetinde kalmış olan bugünkü Barselona şehri.

Müellif:

Mevcut bilgilere göre Berşelûne’nin (Barselona) ilk sakinleri İberler’dir. Şehir milâttan önce 237’de Kartacalı Hamilcar Barca’nın eline geçmiş ve onun şerefine Barcino adını almıştır. Araplar Romalılar’ın kullandıkları Barsinona adını önceleri Berşinüne, daha sonra da Berşilûne şeklinde telaffuz etmişlerdir. Kartacalılar’dan sonra Romalılar’ın, milâttan sonra 415’te de Vizigotlar’ın hâkimiyeti altına giren şehrin müslümanlar tarafından fethedildiği tarih ihtilâflıdır. Bir rivayette 95 (714) yılından önce, bir diğerinde 96 (715) yılında ele geçirildiği söylenirken Makkarî’nin naklettiği bir başka rivayette ise 105 (723) yılı ima edilmektedir. Bu farklı rivayetleri değerlendirerek 95’ten önce veya bu yıl içinde Mûsâ b. Nusayr kumandasındaki İslâm ordusunun şehre yaklaştığı, 96’da ise fethin gerçekleştiği sonucuna varmak mümkündür. Yapılan anlaşmayla şehir halkına can ve mal emniyeti tanınıp dinlerini muhafaza etmelerine izin verilmiştir.

Berşelûne’nin idarî merkez durumundaki Kurtuba’ya uzak, buna karşılık Frank İmparatorluğu’nun topraklarına yakın oluşu, bölgeyi tekrar ele geçirmek isteyen Franklar ve değişik sebeplerle merkezî idareye karşı ayaklanma niyeti taşıyan müslüman âsiler için uygun bir ortam teşkil etmiştir. Öyle anlaşılıyor ki şehir ilk fethinden bir süre sonra yeniden Franklar’ın eline geçmiş, ancak 723’te ikinci defa fethedilmiştir. Daha sonra I. Hişâm’ın (788-796) ilk yıllarında, taht yüzünden ayaklanan Hişâm’ın kardeşi Süleyman’ın oğlu Matrûh Berşelûne’yi önce bir isyan merkezi haline getirdi, sonra da merkezî idareden ayırdı. Bu duruma ancak 791’de son verilebildi. Hişâm’ın yerine geçen oğlu I. Hakem (796-822), saltanat döneminin önemli bir kısmını Endülüs’ün muhtelif bölgelerinde ortaya çıkan çeşitli ayaklanmalarla uğraşarak geçirdi. Bu isyanlar dolayısıyla Endülüs sınırlarının korunması zorlaşınca Şarlman’ın oğlu Louis kumandasındaki Franklar 801’de Berşelûne yöresini istilâ ettiler ve merkezi Berşelûne olmak üzere bölgeyi “Marca Hispanica” (İspanya sınırı) adını verdikleri sınır bölgesi haline getirdiler. Şehir daha sonra 888’den itibaren de bağımsız Katalonya Kontluğu’nun (Barselona Kontluğu) merkezi oldu. Müslümanlar Berşelûne’yi geri almak için bazı seferler düzenlediler ve 814’te Frank savunmasını ağır bir yenilgiye uğrattılarsa da şehri zaptedemediler. 828 ve 856’da iki kuşatma daha gerçekleştirildi ve ikincisinde şehir nüfusunun yarıya yakın kısmını teşkil eden yahudilerin de desteğiyle Tarrace Kalesi ele geçirildi. Bundan sonra 911’e kadar Endülüs’ün içine düştüğü iç çekişmeler sebebiyle Berşelûne üzerine kayda değer bir sefer düzenlenemedi. Aynı yıl yukarı sınır bölgesinde (es-Sağrü’l-a‘lâ) yaşayan İspanyol asıllı Benî Tavîl kabilesi Berşelûne üzerine yürüdü ve Tarrace vadisinde bulunan bir hıristiyan birliğini bozguna uğrattı, fakat şehre giremedi. Bundan sonra ancak Endülüs Emevî halifeliğinin sonlarına doğru 984’te hâcib (başvezir) İbn Ebû Âmir el-Mansûr tarafından fetihten ziyade ganimet temini ve gözdağı verme gayesiyle bir sefer daha düzenlendi ve şehir 985’te ele geçirildi. Ancak 987’de Kont I. Borell tarafından geri alındı ve Endülüs Emevî halifeliğinin 1031’de yıkılışı bir anlamda müslümanların Berşelûne üzerindeki emellerinin de sonu oldu. Bundan sonra Berşelûne Endülüs için ciddi bir tehdit oluşturmaya başladı. Aragon Kraliçesi Petronilla ile Berşelûne Kontu IV. Ramon Berenguer’in evlenmesiyle Aragon topraklarına katılan Berşelûne, Endülüs’ün kuzeyinde ve doğusundaki birçok şehir, kale ve adanın müslümanların elinden çıkmasına zemin hazırladı.

Berşelûne XII. yüzyıldan itibaren önemli bir ticaret merkezi haline geldi. Bu dönemde Kuzey Afrika’daki Berberî hânedanlıkları, özellikle Abdülvâdîler (Zeyyânîler) Berşelûne ile ticarî ve askerî ilişki kurdular. Abdülvâdî Hükümdarı Yağmurasan 1250 yılında şehre bir elçi gönderdi. Bu çerçevede birçok Berşelûneli asker ve tüccar Zeyyânî topraklarında, birçok Zeyyânî tüccar da Berşelûne topraklarında faaliyet gösterdi. 1276’da Aragon Krallığı’yla Abdülvâdîler arasında yapılan bir anlaşma, 1277’de elçi İbn Berîdî’nin Berşelûne’yi ziyareti sırasında resmen kabul edildi. Bu anlaşmanın ne şartlar ihtiva ettiği tam olarak bilinmemekte ise de Abdülvâdîler’in Aragon Krallığı’na verecekleri haraçla ilgili olduğu anlaşılmaktadır.

1492’de Gırnata’nın düşmesi üzerine bütünüyle hıristiyan egemenliği altına giren Endülüs’te başlatılan zorla hıristiyanlaştırma politikasına karşı çıktıkları için sürgün edilen müslümanların (Moriscolar) bir kısmı Berşelûne’ye getirilmişler ve buradan deniz yoluyla Kuzey Afrika’ya gönderilmişlerdir. Bu müslümanlar arasında Berşelûne’ye yerleşenler de olmuş, fakat bunlar daha sonra Engizisyon zulmüne mâruz kalmışlardır.

Günümüzde Madrid’den sonra İspanya’nın ikinci büyük şehri olan Barcelona, Akdeniz’e ulaşan Llobregat ve Besos ırmakları arasında yayıldığı gibi Tibidabo ile Montjuich tepelerinin yamaçlarına doğru da tırmanarak geniş bir alanı kaplar. Metalürji, otomobil, dokuma, kimya sanayii ve liman faaliyetinin çok gelişmiş olduğu Barcelona’nın 1986’daki nüfusu 1.756.905 idi.


BİBLİYOGRAFYA

, s. 3.

Uzrî, Nuṣûṣ ʿani’l-Endelüs (nşr. A. el-Ehvânî), Madrid 1965, s. 28, 29, 58, 66, 75, 80, 81.

Bekrî, Coġrâfiyyetü’l-Endelüs ve Ûrubbâ (nşr. A. A. el-Haccî), Beyrut 1968, s. 59, 60, 62, 95, 96, 97-98.

, II, 62, 74, 83, 98, 149, 166.

Nüveyrî, Nihâyetü’l-ereb (nşr. M. Ebû Dayf), Dârülbeyzâ, ts., s. 82, 94, 107.

Ẕikru bilâdi’l-Endelüs (nşr. L. Molina), Madrid 1983, s. 9, 14, 72, 132, 173, 187, 188.

, s. 42-44.

, I, 218-219, 256.

E. Lévi-Provençal, Histoire de l’Espagne Musulmane, Paris 1950-53, IV, 18, 20, 35, 36, 77, 79, 81, 84, 85, 94, 113-117, 119, 141-142, 204, 211, 248, 301, 325, 353, 381, 383, 399, 419, 444, 468, 479.

H. Lea, The Moriscos of Spain, New York 1968, s. 390-391.

, s. 502.

E. Ashtor, The Jews of Muslim Spain, Philadelphia 1973, s. 99-100.

F. Simonet, Histoire de Los Mozarabes, Madrid 1983, I, 59.

D. Wasserstein, The Rise and Fall of the Party-Kings, Princeton 1985, s. 43, 108, 258.

Jamil M. Abu’n-Nasr, A History of The Maghrib in the Islamic Period, London 1987, s. 138-139.

C. F. Seybold, “Barselon”, , II, 318-319.

a.mlf. – A. Huici Miranda, “Bars̲h̲alūna”, , I, 1054-1055.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 1992 yılında İstanbul’da basılan 5. cildinde, 521-522 numaralı sayfalarda yer almıştır.