Bozkır kültürü ile Türk ve Kore kültürü arasındaki münasebetler

Tez KünyeDurumu
Bozkır kültürü ile Türk ve Kore kültürü arasındaki münasebetler / The Cultural relationship between Turks and Koreans: An examination of nomadic culture
Yazar:JAE HYUN PAİK
Danışman: PROF.DR. İZGİ OSKAN
Yer Bilgisi: Hacettepe Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü
Konu:Tarih = History
Dizin:Bozkır kültürü = Steppe culture ; Kore kültürü = Korean culture ; Kültür = Culture ; Türk kültürü = Turkish culture
Onaylandı
Doktora
Türkçe
1996
133 s.
n ÖZET Çin kaynaklarında, Türkler ve Korelilerin en eski kavimleri, Ti (%k) ‘ler ve Maek (II) ‘ler olarak tespit edilebilmektedir. Bu iki kavim, m.ö. 8. yüzyılda Çin’in şimdiki Shen-si (Kffi) bölgesinde birlikte yaşayan kuzey kavimler olarak tanıtılmaktadir. Fakat, bu iki kavim, m.ö. 7. yüzyıldan m.ö. 4. yüzyıla kadar birlikte hareket ederek, Shan-si (ujffi) ve Ho-pei (fölk) bölgelerine, yani doğuya doğru yerlerini değiştirdikleri görülmektedir. Çin kaynaklarında görülen eski Koreliler (Maek’ler) ile eski Türkler (Ti’ler) arasında olan bu yakınlık, onların bulunduğu ortak bir kültürel ortamdan dolayıdır. Bu ortak kültürel ortam, Çin’in “Shang” kültürünün izlerini taşıyan “Karasuk” kültürüdür (m.ö. 1200-700). Güney Sibirya’nın orman kültürünün Çin’in yerleşik kültüründen etkilenerek meydana gelen bu kültür, ilkel çiftçilik ve hayvancılığa dayalı ekonomik yapıya sahip idiler. Üstelik, bu kültür, kuzey tarafa yayılarak Altay ve Tien-shan bölgelerinde bozkır kültürünün oluşmasında önemli bir rol oynamıştır. Bu kültüre sahip insanların yayılmalarından dolayı, Güney Sibirya’da ırki değişim yaşanmıştır (Hint-Avrupa tipinden Mongoloid tipine). Öte yandan, askeri üstünlüğe sahip bozkır kültürünün güney ve doğuya doğru yayılması, Çin’in kuzeyinde yaşayan Karasuk kültürlü kavimlerin doğuya doğru göç yollarını tutmasına sebep olmuştur.m Bu kültürel akınla, Ti’ler ile Maek’lerin doğuya doğru göç etmelerinin sebebi anlaşılmaktadır. Aynı zamanda onlar, göç ederken bozkır kültürünü benimsemişlerdir. Fakat, Hsiung-nu’ların diğer bozkır kavimlerini birleştirdiği dönemlerde, bu iki topluluk birbirinden ayrılarak Ti’ler, Ting-ling olarak (Çin kaynaklarına göre) Baykal gölü yakınında, Maek’ler ise Mançurya’da yerle.şm işlerdir (m.ö. 3. yüzyıldan sonra). Mançurya’ya göç eden Maek’ler ise, eski Kore tarihinde boylar birliği safhasını açan kavim olmuştur. İki topluluğun kültürlerinde, Karasuk ve bozkır kültürel unsurlarının ayıklanabilmesi, yukarıdaki tezini kanıtlama niteliğini taşımaktadır. İki topluluk arasındaki kültürel karşılaştırma için tezimizde özellikle türeyiş efsaneleri ve sosyal yapıiar ele alınmıştır. İki topluluğun türeyiş efsanelerinde görülen benzerlikler (totem hayvan, kayın ağacı, ışık ve su, mağara motifleri), Güney Sibirya’nın ormanlık kültürünü (yani Karasuk kültürü) temsil etmektedir. Diğer yandan, bozkır Türk topluluklarının “orun” geleneği, Korelilerin “türe” geleneğinde görülmektedir. Orun geleneği, toprağa bağlanmayan bozkır hayat tarzındaki soy ya da boyların birliğinin kurulmasına önemli rol oynamıştır. Divanü-lugat-it-Türk sözlüğünde, eski Türkçe’de “töre”, birlik veya düzen anlamında kullanılabilir. Buna göre, Korelilerin ture’si, bozkır hayat tarzındaki soylar arasında hiyerarşik düzeni sağlayan kanun olan Türklerin töre’si ile aynı kökende olmaktadır.
IV SUMMARY According to Chinese historical documents, Ti and Maek can be regarded as the most ancient of the Turkish and the Korean tribes. These two tribes are refered to as the nothern tribes who lived during the 8th century B.C. in what is now the Shen-si province in the present day China. Between the 7th and 4th centuries B.C., the Ti and Maek tribes moved eastward into the Shan-si and Ho-pei provinces. Their close relationship originated from a common cultural base. This base or heritage is known as the “Karasuk” culture, which was characterized by the cultural elements of “Shang” in China. The Karasuk culture combined elements of the forest culture of South Siberia and the Chinese sedentary culture. This fusion of cultures was characterized in particular by the economic structures of primitive agriculture and animal husbandry. This culture spread towards the north and played an important role in the formation of the nomadic cultures in the Altai and Tien-shan areas. As a result of this development, there was a change of the ethnic composition in South Siberia (from the Indo-Europeans to the Mongoloids). However, the spread of the militarily superior nomadic culture of the east and thesouth forced the northern Karasuk cultural tribes to move further east. It can be seen that the reason why Ti and Maek tribes moved east was the threat from the nomadic cultural tribes. At the same time, the Ti and Meak tribes absorbed elements of nomadic culture, even while they were attempting to escape from its dominance. However, when the Hsiung-nu unified the nomadic tribes under their power in the 3rd century B.C., the Ti and Maek were separated. As a result, the Ti appeared as Ting-ling according to Chinese documents around Baykal lake, while Maek settled in Mançurya (after 3. century B.C.). The Maek in Mançurya became an important tribe who led and influenced the creation of tribal league in the Korean history. The opinion that the Ti and the Maek shared a common culture during their sojourn together is supported by the presence of Karasuk and nomadic cultural elements. In particular the areas of the legends of origins and social structures are taken as points of comparison in this study. Similarities between the legends of both cultures (i.e. totem animals, birch trees, light and water, cave motifs) is seen to represent the forest culture in South Siberia. On the other hand, the tradition of “Orun” in the nomadic Turkish people is seen in Korean tradition of “ture”. The tradition of orun played an important role in unifying the nomadic tribes whoVI are not bound to a specific land. In the dictionary of Divanü-lugat-it-Türk, the word of töre in Turkish can be used to mean unity or order. Importantly, the ture of the Koreans is identical to the töre of Turks which gave an hierarchical order to the tribes in their nomadic way of life.

Download: Click here