Dört Dilli Zaza Eremedi Pivaza – Misto’nun Hikayesi (Hasan Sönmez)

Dört Dilli Zaza Eremedi Pivaza Misto’nun Hikayesi Hasan Sönmez SARMAL KİTABEVİ
“Gökyüzüne bak Mısto. Aynı maviliğin altındayız. Ben her sabah güneş doğmadan önce, gökyüzünde çobanyıldızını arıyorum. Onu bulduğumda seni bulmuş kadar seviniyorum. Sen de sabahları kalkar kalkmaz gökyüzüne bakmayı ihmal etme. Çobanyıldızına çakılı gözlerimin, senin gözlerinle buluşmak için beklediğini unutma.”

“Dersimde çobanlık yaparken aklıma sen geldiğinde ya da canım sıkıldığında yerlere hep ağaç dalları çizerdim ve birden içimi bir merak sarardı. Acaba yere ne yazmıştım. Sen yanımda olsaydın da çizgilerimi okusaydın ya da bunlar hiçbir şeye benzemiyor diye gülseydin ne güzel olurdu Gülenya. Biz birbirimizi tamamlıyorduk. Sen gittin ve ben artık eksiğim Gülenya!”

“Kürteşkıya lideri Hemo’nun yanından kaçanKevork isimli Ermeni genç, Gülenya’nın dayısı Eğinli terzi Kirkor Efendi’nin oğluydu.”

“Avrupa’daki toprakları üzerinde başlayan bağımsızlık isyanlarıyla başa çıkmakta zorlanan Osmanlı Devleti, 1856 yılında Islahat Fermanını yayınlayarak, kanun önünde herkesin eşit olacağı yeni bir “Osmanlı Milleti” yaratma çabası içine girmişti.”