EBÜ’l-VELÎD el-ÜMEVÎ

Ebü’l-Velîd Hassân b. Muhammed b. Ahmed el-Ümevî (ö. 349/960)

Hadis hâfızı ve fakih.

Müellif:

267 (880-81) yılı civarında doğdu. 270’ten (883) sonra doğduğuna dair Zehebî (Aʿlâmü’n-nübelâʾ, XV, 494) ve Sübkî (Ṭabaḳāt, III, 226) tarafından verilen bilgi ile yetmiş iki yaşında öldüğüne dair hemen her kaynakta bulunan rivayeti telif etmek mümkün değildir. Kumandan sahâbî Saîd b. Âs b. Ümeyye’nin soyundan geldiği için Ümevî ve Kureşî nisbeleriyle anıldığı gibi doğup yaşadığı yerlere nisbetle Kazvînî ve Nîsâbûrî nisbeleriyle de zikredilir. Kendisinden Hassân el-Kureşî diye bahsedenler de vardır. Nîşâbur’da Muhammed b. İbrâhim el-Bûşencî ve İbn Huzeyme gibi muhaddislerden hadis okudu. Nesâ’da Hasan b. Süfyân’dan, Bağdat’ta sûfî muhaddis Ahmed b. Hasan b. Abdülcebbâr gibi muhaddislerden hadis, Şâfiî fıkhının ileri gelen âlimlerinden İbn Süreyc diye tanınan Ahmed b. Ömer’den fıkıh okudu. Kendisinden de Hâkim en-Nîsâbûrî, Ebû Abdullah b. Mende, fakih muhaddis Ebû Tâhir b. Mahmiş, kādılkudât Ahmed b. Hasan el-Hîrî gibi âlimler rivayette bulundular.

Rivayetlerdeki gizli kusurları (ilel) bilecek kadar hadis ilminde otorite olan Ebü’l-Velîd hadis ve fıkıhla ilgili eserler de kaleme aldı. Ṣaḥîḥ-i Buḫârî üzerine bir müstahrec yazmayı tasarladığı günlerde babasının ona Buhârî’nin halku’l-Kur’ân konusunda itham edildiğini, Ṣaḥîḥ-i Müslim’in ise daha bereketli olduğunu söylemesi üzerine el-Müstaḫrec ʿalâ Ṣaḥîḥi Müslim adlı eserini telif etti. Horasan’ın en tanınmış muhaddisi oldu. Nitekim onun fıkıh hocası, Horasan’ın ileri gelen Şâfiî fakihi ve muhaddis Muhammed b. Abdülvehhâb Sekafî’ye, kendisinden sonra fıkhî konulardaki müşkülleri için kimi tavsiye edeceği sorulduğu zaman Ebü’l-Velîd el-Ümevî’nin adını vermiştir.

Devrinin en zâhid ve ibadete düşkün âlimlerinden olan Ebü’l-Velîd 5 Rebîülevvel 349’da (5 Mayıs 960) vefat etti. Aynı yılın 5 Ramazanında (29 Ekim) öldüğü de söylenmektedir. Talebesi fakih Ebû Tâhir b. Mahmiş onun için altmış beyitlik bir mersiye yazmıştır.

Şâfiî mezhebinin tanınmış simalarından olan Ebü’l-Velîd’den İmam Şâfiî’nin kanaatinin aksine bazı görüşler nakledilmiştir. Onun namazda Fâtiha’yı iki defa okuyanın namazının câiz olmayacağı, hacamat yapanın da yaptıranın da oruçlarının bozulacağı kanaatinde olduğu söylenmektedir. Ebü’l-Velîd, hacamatla ilgili hadislerin sahih olduğundan hareketle Şâfiîler’in bu görüşte olduğunu söylemiş, İmam Şâfiî ise bu konudaki hadisleri tenkit etmemekle beraber onların mensuh olduğunu ileri sürmüştür.

Ebü’l-Velîd’in günümüze gelip gelmediği bilinmeyen üç kitabından söz edilmektedir. Bunlar el-Müstaḫrec ʿalâ Ṣaḥîḥi Müslim, İmam Şâfiî’nin er-Risâle’sine yazdığı şerh ve Şâfiî mezhebine göre kaleme aldığı el-Aḥkâm’dır.


BİBLİYOGRAFYA

, s. 74-75.

, VI, 396.

, XV, 281-282, 492-497.

a.mlf., Teẕkiretü’l-ḥuffâẓ, III, 895-897.

a.mlf., el-ʿİber, II, 80-81.

a.mlf., Düvelü’l-İslâm, Beyrut 1405/1985, s. 193.

, III, 226-229.

, XI, 236.

Musannif, Ṭabaḳātü’ş-Şâfiʿiyye (nşr. Âdil Nüveyhiz), Beyrut 1402/1982, s. 73-73.

, II, 380.

, I, 557, 873.

, III, 192.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 1994 yılında İstanbul’da basılan 10. cildinde, 350 numaralı sayfada yer almıştır.