el-İRŞÂD

İmâmü’l-Haremeyn el-Cüveynî’nin (ö. 478/1085) kelâma dair eseri.

Müellif:

Tam adı Kitâbü’l-İrşâd ilâ ḳavâṭıʿi’l-edille fî uṣûli’l-iʿtiḳād olup kaynaklarda çoğunlukla el-İrşâd fî uṣûli’l-iʿtiḳād, bazan da el-İrşâd fî uṣûli’d-dîn şeklinde kaydedilmektedir. Kelâm tarihi kaynaklarında eserin yine Cüveynî’ye ait eş-Şâmil’in muhtasarı olduğu belirtilmişse de bu konuda müellifin herhangi bir açıklaması olmadığı gibi eser tam bir ihtisar mahiyetinde de değildir. Ancak eş-Şâmil’in telifi sırasında yazılmış olması ihtimali kuvvetli görünmektedir (Ahmed b. Abdüllatîf, s. 66).

el-İrşâd, çok kısa bir mukaddimeden sonra otuz kadar ana bölümden (bab), meydana gelmektedir. Kelâma giriş mahiyetindeki ilk bölümde “nazar”, ikincisinde “ilim” konusu işlendikten sonra sekiz bölüm ulûhiyyet bahislerine ayrılmış, burada temel ulûhiyyet konuları işlenirken özellikle isbât-ı vâcib delilleri, sıfât-ı ma‘neviyye, kelâm sıfatı ve rü’yetullah meseleleri açıklanmıştır. Diğer bölümlerde ise kazâ ve kader problemi ele alınarak kullara ait fiillerin yaratılması, istitâat, adl ve cevr kavramları ve Mu‘tezile’nin aslah görüşü işlenmiştir. Ardından klasik kelâmın ikinci temel konusu olan nübüvvet bahislerine geçilmiş, burada dört bölüm halinde nübüvvetin ispatı, mûcize, Hz. Muhammed’in nübüvveti ve peygamberlerin ortak vasıfları üzerinde durulmuştur. Daha sonra sem‘iyyât bahislerine yer verilen eserde ecel, rızık, emir bi’l-ma‘rûf nehiy ani’l-münker konularıyla ölülerin dirilmesinden ceza ve mükâfat mahalline gidinceye kadar devam edecek olan süreçte âyet ya da hadislerle bildirilen hususlar incelenmiş, ayrıca iman-amel ilişkisiyle imanda artma ve eksilme olup olmayacağı ve tövbe meselesi ele alınmıştır. Eserin son dört bölümünde imâmet konuları açıklanmıştır.

İslâm coğrafyasında fikrî ve mezhebî dalgalanmaların görüldüğü V. (XI.) yüzyılın ürünü olan eserin, özelliği Ehl-i sünnet akaidini Eş‘ariyye ekolüne göre ortaya koymuş olmasıdır. Eserde bazan “âlimlerimiz, bize göre” gibi ifadelerle bu ekole göndermelerde bulunulmuş, Bâkıllânî ve Ebû İshak el-İsferâyînî gibi Eş‘arî kelâmcılarının da isimleri zikredilmiştir. Bununla birlikte kitapta Eş‘arî çizgisiyle uyuşmayan görüşlere de rastlanmaktadır. Bunların başında zât-sıfat ilişkisiyle ilgili olarak “ahvâl” teorisinin kabulü gelir. Müellifin diğer eserlerinde görülmeyen bu teoriyle Allah’ın sıfatları ilâhî zâtın varlık ve yoklukla nitelenemeyen halleri olarak açıklanmış, ayrıca vücûd ve bekā ilâhî sıfatlardan sayılmayıp zâta indirgenmiştir.

Esas itibariyle eser, Bâkıllânî tarafından önemli ölçüde sistemleştirilen Eş‘arî kelâmını daha derli toplu hale getirmiş, bid‘at fırkalarının görüşlerini daha güçlü delillerle çürütmeye çalışmıştır. Ayrıca kitapta Aristo mantığına belirgin şekilde yer verilmiş, varlık konusu nisbeten felsefî açıdan işlenmiş, kelâm terminolojisi biraz daha geliştirilmiştir. Bu yönleriyle eser, mütekaddimîn dönemiyle müteahhirîn dönemi kelâmı arasında bir köprü vazifesi görmüştür.

Müteahhir kelâmcılar tarafından temel kaynaklardan biri olarak kullanılan el-İrşâd, Sıddîk Hasan Han’ın da belirttiği üzere Selef âlimlerinin kelâm eleştirilerinde merkezî hedefte yer almış (Ebcedü’l-ʿulûm, I, 453), Şehristânî ve Seyfeddin el-Âmidî gibi Eş‘arî âlimlerince sadece müelliften bahsedilerek ahvâl görüşü bakımından eleştirilmiştir.

el-İrşâd’ın çeşitli kütüphanelerde çok sayıda yazma nüshası bulunmaktadır (Abdurrahman Bedevî, I, 691). Eser ilk defa Fransızca tercümesiyle birlikte J. D. Luciani (Paris 1930), daha sonra Muhammed Yûsuf Mûsâ ve Ali Abdülmün‘im el-Hamîd ile (Kahire 1369/1950) Es‘ad Temîm (Beyrut 1405/1985) tarafından neşredilmiştir. el-İrşâd üzerine yazılan şerhlerden biri müellifin öğrencisi Ebü’l-Kāsım Süleyman b. Nâsır el-Ensârî’ye aittir (Şerḥu’l-İrşâd, Süleymaniye Ktp., Lâleli, nr. 2247). Bundan başka İbnü’l-Mer’e diye tanınan Ebû İshak İbrâhim b. Yûsuf Nüketü’l-İrşâd (, II, 676), İbn Bezîze el-İsʿâd fî şerḥi’l-İrşâd (el-İsʿâd fî taḥrîri maḳāṣıdi’l-İrşâd, el-İsʿâd ʿale’l-İrşâd, Dârü’l-kütübi’l-vataniyye bi-Tûnis, nr. 604, 20073), Abdurrahman b. Ahmed b. Ömer er-Reşâd fî şerḥi’l-İrşâd, Ebü’l-İz Muzaffer b. Ali el-Muḳteraḥ adlarıyla şerhler kaleme almışlardır (şerhlerin yazma nüshaları için bk. Abdülazîm ed-Dîb, s. 50-51; Abdurrahman Bedevî, I, 691-692).


BİBLİYOGRAFYA

.

, s. 131.

Seyfeddin el-Âmidî, Ġāyetü’l-merâm (nşr. Hasan Mahmûd Abdüllatîf), Kahire 1391/1971, s. 27.

, II, 676.

Sıddîk Hasan Han, Ebcedü’l-ʿulûm, Beyrut 1978, I, 451, 453.

Abdülazîm ed-Dîb, İmâmü’l-Ḥaremeyn, Küveyt 1401/1981, s. 50-51.

Abdurrahman Bedevî, Meẕâhibü’l-İslâmiyyîn, Beyrut 1983, I, 691-693.

A. S. Tritton, İslâm Kelâmı (trc. Mehmet Dağ), Ankara 1983, s. 183.

Muhammed b. Ali Osman Harbî, İmâmü’l-Ḥaremeyn Ebü’l-Meʿâlî el-Cüveynî, Beyrut 1406/1986, s. 73-74.

Ahmed b. Abdüllatîf b. Abdullah, Menhecü İmâmi’l-Ḥaremeyn, Riyad 1414/1993, s. 65-66.

İsmail Hakkı İzmirli, “İmâmü’l-Haremeyn Ebü’l-Meâlî el-Cüveynî”, , sy. 9 (1928), s. 25-26.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2020 yılında Ankara’da basılan 22. cildinde, 455-456 numaralı sayfalarda yer almıştır.