EMİN EFENDİ, Edirneli

(ö. 1198/1784)

Osmanlı hattatı.

Müellif:

1142 (1729) yılında Edirne’de doğdu. Babası, mevâlîden Mehmed Rûhî Efendi’nin akrabasından Halil Efendi’dir. Mehmed Emin, Edirne’de ilk tahsilini yaptığı yıllarda Hattatzâde Hüseyin Efendi’den sülüs ve nesih yazılarını öğrendi. Nazîrâ İbrâhim Efendi’nin yazdığı tarih beytinden (Nazîrâ bir ziyâde oldu hattat / Zehî hatt-ı dilârâ bârekellâh [1155/1742]) on üç yaşında icâzet aldığı anlaşılmaktadır.

Genç yaşta İstanbul’a giden Emin Efendi, I. Mahmud zamanında (1730-1754) gümrük eminliği yapan İshak Ağa tarafından himaye edilerek sarayda Baltacılar Koğuşu’na alındı. Bir ara Darüssaâde Ağası Şehid Ahmed Ağa’ya kahvecilik yaptı. Yazısının güzelliği sayesinde bir müddet sonra Dîvân-ı Hümâyun’a girdi. Celî sülüs yazıya merakı olduğundan sanatını bu alanda geliştirerek güzel eserler verdi. I. Mahmud devrinde Edirne Sarayı’nda yapılan binaların tarih kitâbelerini, İstanbul’da Arap Camii’nin mahkeme tarafındaki “selâmün aleyküm bimâ sabertüm” ibaresini, Gümrük Emini İshak Ağa’nın Beykoz ve Kireçburnu’nda yaptırdığı çeşmelerin kitâbelerini yazdı (Müstakimzâde, s. 409-410) Emin Efendi İstanbul’da vefat etti ve Edirnekapı Mezarlığı’na defnedildi.

Emin Efendi’nin, kitâbelerini celî sülüs hattıyla yazdığı çeşmelerden Beykoz’da bulunan ve on lülesinden dolayı Onçeşmeler diye de anılan İshak Ağa Çeşmesi’nin kitâbesi 60 × 215 cm. ebadında ve ketebesiz olup tek satır halinde mermere hakkedilmiştir. Kitâbe, “Sâhibü’l-hayrât ve’l-hasenât es-Seyyid İshak Ağa Emîn-i Gümrük-i Âsitâne, sene 1159” ibaresini taşımaktadır. Bu çeşme 1976 yılında Beykoz Belediyesi tarafından aslına uygun olarak onarılmıştır.

Beykoz çayırının iki kıyısında bugün de mevcut iki çeşmeden Terazibaşı Çeşmesi diye anılan çeşmenin kitâbesi 66 × 130 cm. ebadında, mermere hakkedilmiş, celî sülüs hattıyla, ketebesiz ve üç satır halinde olup üzerinde yukarıdaki ibare ve 1163 (1750) tarihi bulunmaktadır. Beykoz Ortaçeşme otobüs durağı yakınındaki diğer çeşmenin mermere hakkedilmiş 70 × 73 cm. ebadındaki üç satırlık, ketebesiz, celî sülüs kitâbesi de diğer çeşme üzerindeki ibare ile birlikte 1166 (1753) tarihini ihtiva etmektedir. Bu çeşmenin arka yüzündeki mihrap işaretinden burasının aynı zamanda namazgâh olduğu anlaşılmaktadır. İshak Ağa’nın Kireçburnu’nda yaptırdığı caminin kuzey tarafında bulunan çeşmenin kitâbesi 60 × 120 cm. ebadında iki satır halinde olup önceki çeşmelerle aynı özelliklere sahiptir. 1165 (1752) tarihli bu çeşme de günümüze ulaşmıştır. Kitâbe yazısı yine Emin Efendi’ye ait olan Beykoz Yalıköy Camii’nin kıble tarafındaki çeşme ise yol genişletilirken yıkılmıştır. Bu çeşmenin mermere hakkedilmiş bir satırlık 1154 (1741) tarihli kitâbesi İbrahim Hilmi Tanışık tarafından tesbit edilmiştir (İstanbul Çeşmeleri, II, 344).

Emin Efendi’nin sanat hayatının başlangıç yıllarına ait bu kitâbelerinden onun celî sülüs yazıya hâkim usta bir hattat olduğu anlaşılmaktadır.


BİBLİYOGRAFYA

, s. 409-410.

Habîb, Hat ve Hattâtân, İstanbul 1306, s. 136-137.

, I, 327.

, II, 151-152, 188.

Ahmed Bâdî Efendi, Riyâz-ı Belde-i Edirne, Beyazıt Devlet Ktp., nr. 10391-10393, II, 380.

Eremya Çelebi Kömürciyan, İstanbul Tarihi: XVII. Asırda İstanbul (trc. Hrand D. Andreasyan), İstanbul 1988, s. 284.

Osman Nuri Peremeci, Edirne Tarihi, İstanbul 1939, s. 304.

, II, 110, 344.

Tahsin Öz, İstanbul Camileri, Ankara 1965, II, 6, 7, 12.

Affan Egemen, İstanbul’un Çeşme ve Sebilleri, İstanbul 1993, s. 436.

Tarih Mecmuası, II/7, İstanbul 1967, s. 36.

R. Ekrem Koçu, “Emin Efendi (Edirneli Mehmed)”, , IX, 4560.

Semavi Eyice, “Çeşme”, , VIII, 281.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 1995 yılında İstanbul’da basılan 11. cildinde, 114-115 numaralı sayfalarda yer almıştır.