ENDELÜSÎ

Ebü’l-Hakem Ubeydullāh (Abdullāh) b. el-Muzaffer b. Abdillâh b. Muhammed el-Bâhilî el-Endelüsî (ö. 549/1155)

Endülüs asıllı edip, hekim ve filozof.

Müellif:

486 (1093) yılında Meriye’de (Almeria) doğdu. Hakîm el-Mağribî diye de tanınır. Hayatının ilk dönemleri hakkında bilgi yoktur. Otuz dört yaşında iken hacca gitmek amacıyla Endülüs’ten ayrıldı. İki yıl sonra tekrar hacca gitti. Bunu takip eden yıllarda Dımaşk, Kahire ve İskenderiye’de öğrenim gördü. Doğuya yaptığı seyahat sırasında uğradığı ve öğrenim gördüğü bu yerlerde tıp, geometri, astronomi ve felsefe alanında önemli mesafeler katettiği anlaşılmaktadır. Daha sonra dönemin kültür merkezi Bağdat’a geçtiğinde henüz entelektüel bir şahsiyet olarak ün yapmamıştı. Bağdat sokaklarında bir devlet yetkilisinin Öklid geometrisi öğrenmeye çalışan oğluyla tanışması ve onun hocası olmasıyla adını duyurdu. Aklî ilimlerde kendisini kabul ettiren Endelüsî giderek artan bir öğrenci akınına uğradı. Birçok ünlü kişiye ders verdi. Bunların arasında İbnü’s-Salâh adıyla tanınan Ebü’l-Fütûh en-Necm (Necmeddin) b. Serî gibi mantık, matematik ve tıpta isim yapmış simalar da vardı. Gittikçe artan şöhretinin kendisine kazandırdığı sosyal çevre sayesinde Selçuklu ordusunun seyyar hastahanesine hekim olarak getirildi. Burada, sabık Bağdat başkadısı olup daha sonra adı geçen hastahanede hekim olarak bulunan İbnü’l-Murahhim ile çalıştı ve daha ziyade eczacılıkla meşgul oldu. Bağdat’ta şartlar aleyhine dönünce işini bırakıp Dımaşk’a gitti. Şehirde bir eczahane ve muayenehane açarak mesleğini sürdürdü; 4 veya 6 Zilkade 549’da (10 veya 12 Ocak 1155) ölünceye kadar burada ikamet etti. Bu ikameti süresince edebî bir şahsiyet olarak da ün yaptı. Hekimlik ve eczacılıkla geçimini temin ettiği için ilim ve sanata bol vakit ayırabildiği anlaşılan Endelüsî’nin müzikle uğraştığı ve ud çaldığı da belirtilmektedir.

Karakter itibariyle mizaha ve eğlenceye düşkün olan Endelüsî, o dönemde Türk yönetimi altında bulunan Dımaşk’ın önde gelen devlet, ilim ve sanat adamlarına yazdığı mersiyeleriyle ünlüdür. Kaynaklarda belirtildiğine göre mizah anlayışı henüz hayatta bulunan, ancak Endelüsî’ye göre ölmeyi hak etmiş olan ünlü kişilere mersiye yazacak kadar geniş ve etkileyiciydi. Tek eseri olan Nehcü’l-veḍâʿa li-üli’l-ḫalâʿa adlı divanının aynı ince alayların gizlendiği mersiyelerle dolu olduğu ve bu mersiyelerin kendisinden sonra Efdalüddevle lakabıyla tanınan oğlu Ebü’l-Mecd b. Ebü’l-Hakem tarafından şerhedildiği kaydedilmektedir.


BİBLİYOGRAFYA

İbnü’l-Kıftî, Târîḫu’l-ʿulemâʾ (Lippert), s. 404-406.

, s. 614-627.

, III, 123-125.

, III, 133-136, 637-639.

, s. 121.

, IV, 355.

, I, 694-695.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 1995 yılında İstanbul’da basılan 11. cildinde, 184-185 numaralı sayfalarda yer almıştır.