FÂDÂNÎ, Muhammed Yâsîn

Ebü’l-Feyz Alemüddîn Muhammed Yâsîn b. Muhammed Îsâ el-Fâdânî el-Mekkî (1916-1990)

Endonezya asıllı muhaddis ve eğitimci.

Müellif:

Mekke’de doğdu. Ailesi Endonezya’nın Sumatra adasındaki Padang’dan geldiği için Fâdânî, hayatını Mekke’de geçirdiği için Mekkî nisbeleriyle anıldı. Babası Muhammed Îsâ ile amcası Mahmûd iyi birer eğitimci idi. Annesi Meymûne bint Abdullah, ailesi Mekke’ye taşınmadan önce babasının Padang’da kurduğu bir medresede çocuklara mürebbiyelik yapıyordu. Muhammed Yâsîn ilk dinî bilgileri ve Kur’an eğitimini Mekke’de babası ve amcasından aldı. Hıfzını tamamladıktan sonra 1927-1934 yıllarında öğrenimini sürdürdüğü Mekke’deki el-Medresetü’s-Savletiyye’de Muhtâr Osman Mahdûm, Hasan el-Meşşât ve Seyyid Habîb Muhsin b. Ali el-Musavva‘ el-Felimbânî gibi hocalardan ders okudu. Tahsilini 1934-1937 arasında öğrencilerinin çoğunluğu Malaylı ve Endonezyalı olan Dârü’l-ulûmi’d-dîniyye Medresesi’nde sürdürdü. Ayrıca Mescid-i Harâm’da ders veren birçok hocadan faydalandı. Mekke, Medine, Tâif ve Riyad gibi şehirlerde yaşayan Yemenli, Şamlı, Tunuslu, Mısırlı, Hindistanlı ve Malay-Endonezyalı pek çok hoca ile görüşüp bazılarından ders aldı. En önemli hocaları arasında o dönemde Haremeyn muhaddisi kabul edilen Ömer Hamdân el-Mahresî, Muhammed Ali b. Hüseyin el-Mâlikî, Mekke’nin Şâfiî Müftüsü Ömer Bâ Cüneyd, İbrâhim b. Dâvûd el-Fâdânî, Saîd b. Muhammed el-Yemenî, Ebü’l-Fazl İbnü’s-Sıddîk, Abdülhay el-Kettânî, Ebü’l-Feyz İbnü’s-Sıddîk el-Gumârî, Muhammed Enver Şâh el-Keşmîrî ve Eşref Ali Tehânevî gibi şahsiyetler yer almaktadır. Bu hocalarından Arap dili, belâgat, tefsir, hadis ve fıkıh okudu.

Eğitimini tamamlayan Fâdânî mezun olduğu Dârülulûm Medresesi’nde 1937-1940 yıllarında müderrislik, 1940-1964 yıllarında müdür vekilliği ve yardımcılığı, 1964’ten vefatına kadar da müdürlük yaptı. Ayrıca Dârülulûm ile Mescid-i Harâm’da uzun yıllar hadis okuttu ve icâzetler verdi. 1943’te Mekke’de Medresetü’l-benâti’l-ibtidâiyyeti’l-ehliyye adıyla bir kız medresesinin açılmasına öncülük etti. Bu medrese o yıllarda Suudi Arabistan’daki ikinci ve Mekke’de açılan ilk kız okuludur. 1950’den itibaren Mescid-i Harâm’da özellikle Malay ve Endonezya kökenli talebelere ders verdi, yaklaşık yirmi yıl boyunca her ramazan ayında Kütüb-i Sitte’den bir kitap okuttu. 1957’de Ma‘hedü’l-muallimâti’l-ehliyye adlı eğitim kurumunun açılmasını sağladı ve burada din psikolojisiyle öğretim metotları gibi dersler verdi, daha sonra bu eğitim kurumlarının müfettişliğini yaptı. Fâdânî’nin çeşitli İslâm ülkelerinden gelen öğrencileri arasında Endonezyalı, Malezyalı, Taylandlı ve Bruneyliler çoğunluktaydı. Habîb Ömer b. Muhammed el-Yemenî, Muhammed b. Alevî el-Mâlikî, Şeyh Muhammed Ali es-Sâbûnî, Muhammed Hasan ed-Dımaşkī, Mısır Müftüsü Ali Cum‘a, Şeyh İsmâil Zeynü’l-Yemânî, Şeyh Hasan Katırcı, Endonezya Ulemâ Konseyi Başkanı ve Nehdatü’l-ulemâ lideri K. H. Ahmed Mahfûz, Ahmed Fehmî Zemzem el-Bancârî, Malezya Ulemâ Birliği Başkanı Şeyh Abdülhalîm Abdülkādir onun talebelerinden bazılarıdır.

Fâdânî, başta Endonezya olmak üzere Malezya, Yemen, Mısır, Suriye, Küveyt gibi İslâm ülkelerine ziyaretlerde bulundu. Cava’daki geleneksel dinî liderlerle temaslarını sürdürdü. Mekke’deki Malaylı ve Endonezyalı öğrenciler arasında Ehl-i sünnet’in temsilcisi kabul edilen Fâdânî, Endonezya’daki muhafazakâr “pesantren” çevrelerinde Vehhâbî yahut Selefî din anlayışına karşı Haremeyn’de Ehl-i sünnet anlayışını koruyan bir âlim olarak görülmekteydi. Hac ve umre vesilesiyle çeşitli İslâm ülkelerinden Mekke’ye gelen ilim erbabı ve öğrenciler hadis sahasında icâzet almak ve fetva istemek için yanına gelince kendilerini evinde ağırlardı. Mütevazi kişiliğiyle tanınan Fâdânî 21 Temmuz 1990’da Mekke’de vefat etti ve Cennetü’l-muallâ’ya defnedildi. Geride eşinden başka Muhammed Nûr Arafat, Fehd, Rızâ ve Nizâr adlı dört erkek çocuk bıraktı. Ölümünden sonra Dârülulûm Medresesi Suudi eğitim sistemine devredilince Mekke’deki Endonezya asıllı âlimlerin etkisi de sona erdi. Günümüz araştırmacılarından Abdülvehhâb Ebû Süleyman, Fâdânî’yi muhaddis, fakih ve Mescid-i Harâm’ın âlimlerinden biri olarak nitelemiş, Habîb Sekkāf b. Muhammed es-Sekkāf onu velûd bir müellif olması sebebiyle “zamanın Süyûtî’si” diye tanımlamış, diğer bazı âlimler de özellikle hadislerin isnadı konusundaki otoritesinden dolayı kendisini “müsnidü’d-dünyâ, müsnidü’l-asr” unvanlarıyla anmıştır. Mısır Müftüsü Muhammed Ali Cum‘a, Fâdânî’nin hadis isnadı konusundaki bilgisine güvendiğini ifade etmiş, Yûsuf Abdürrezzâk onu uzun bir şiiriyle övmüştür. Endonezyalı H. M. Ebrâr Dahlân, Fâdânî’nin Mekke’de yaşadığı halde Vehhâbîliği benimsemediğini ve buna rağmen Suudlu âlimlerin takdirini kazandığını söylemiştir.

Eserleri. 1. Buġyetü’l-mürîd min ʿulûmi’l-esânîd. Fâdânî’nin kendi sebetidir (I-IV, Mekke, ts.). Fâdânî’nin talebesi Muhammed Muhtârüddîn b. Zeynelâbidîn el-Pelimbânî, Bulûġu’l-emânî fî taʿrîf bi-şüyûḫ ve esânîdi müsnidi’l-ʿaṣr eş-şeyḫ Muḥammed Yâsîn b. Muḥammed ʿÎsâ el-Fâdânî el-Mekkî adıyla bir çalışma yapmıştır (Dımaşk 1988). 2. İtḥâfü’l-müstefîd bi-ġureri’l-esânîd (İtḥâfü üli’n-nühâ bi-icâzeti’l-aḫ eş-şeyḫ Muḥammed Ṭâhâ). Talebesi Muhammed Tâhâ el-Fâdânî’nin isteği üzerine yazılmış bir icâzet ve sebettir. Müellif “el-Müselsel bi’l-evveliyye” hadisiyle başlayan eserinde hadis, usûl-i hadis, tefsir, usûl-i tefsir, dört mezhebe göre meşhur fıkıh kitapları, ferâiz, ilm-i felek, nahiv, sarf ve lugat gibi ilimleri kendilerinden okuduğu hocalarıyla bunlara ait senedlerini zikretmiştir (Jakarta 1370/1951; Dımaşk 1403/1983). 3. İtḥâfü’ṭ-ṭâlibi’s-sirrî bi-esânîdi’l-Vecîhi’l-Küzberî. “Küçük Küzberî” diye bilinen Vecîhüddin Abdurrahman b. Muhammed el-Küzberî’ye ait S̱ebetü’l-Küzberî üzerine yazılmıştır. Küzberî’nin sebetinde haklarında kısa bilgi verdiği yirmi üç hocasına ait isnadlar bu eserde ayrıntılı biçimde açıklanmakta ve onlara ait bazı icâzetlerin tam metni verilmektedir (S̱ebetü’l-Küzberî ile birlikte, nşr. Bessâm Abdülvehhâb el-Câbî, Dımaşk 1403/1983). 4. el-ʿUcâle fi’l-eḥâdîs̱i’l-müselsele (Dımaşk 1405/1984). 5. Maṭmaḥu’l-vicdân fî esânîdi’ş-Şeyḫ ʿÖmer Ḥamdân. Fâdânî’nin, hocası Ömer Hamdân’dan aldığı hadis derslerinin ardından onun senedleriyle verdiği icâzetleri derlediği üç ciltlik bir sebettir. Müellif eserini daha sonra İtḥâfü’l-iḫvân bi-iḫtiṣâri Maṭmaḥi’l-vicdân fî esânîdi’ş-Şeyḫ ʿÖmer Ḥamdân adıyla ihtisar etmiştir (Kahire 1371/1952; Dımaşk 1406/1985). 6. Riyâżu ehli’l-cenne bi-âs̱âri Ehli’s-sünne (Dımaşk 1405/1985). Takıyyüddin Abdülbâkī b. Abdülbâkī el-Ba‘lî’nin aynı adlı sebetinin muhtasarı olup Fâdânî’nin düzeltme ve ilâvelerini de içerir. Fâdânî’nin aynı türe giren eserleri arasında el-Feyżü’r-raḥmânî bi-icâzeti fażîleti’ş-şeyḫ Muḥammed Taḳī el-ʿOs̱mânî (Beyrut 1406/1985), Feyżü’l-mübdî bi-icâzeti’ş-şeyḫ Muḥammed ʿİvaḍ Münaḳḳaş ez-Zebîdî (Beyrut 1408/1987), el-ʿİḳdü’l-ferîd min Cevâhiri’l-esânîd (Surabaya, ts. [Dârü’s-sekkāf]), Tenvîrü’l-baṣîre bi-ṭuruḳı’l-isnâdi’ş-şehîre (Dımaşk 1403/1982), İtḥâfü’l-berere bi-esânîdi’l-kütübi’l-ḥadîs̱iyyeti’l-ʿaşere (Dımaşk 1403/1982) gibi örnekler yer almaktadır. 7. Varaḳāt fî mecmûʿati’l-müselselât ve’l-evâʾil ve’l-esânîdi’l-ʿâliye (Kahire 1406/1985). 8. el-Erbaʿûne’l-büldâniyye: Erbaʿûne ḥadîs̱en ʿan erbaʿîne şeyḫan min erbaʿîne beleden (Beyrut 1407/1986). 9. ed-Dürrü’l-menḍûd Şerḥu Süneni Ebî Dâvûd. Yirmi cilt olduğu belirtilen eser matbu değildir. 10. Fetḥu’l-ʿallâm şerḥu Bulûġi’l-merâm min edilleti’l-aḥkâm. İbn Hacer el-Askalânî’ye ait eserin dört ciltlik şerhi olup henüz basılmamıştır. Fâdânî’nin kırk hadis ve müselsel türlerine giren eserleri arasında el-Erbaʿûne ḥadîs̱en min erbaʿîne kitâben ʿan erbaʿîne şeyḫân, Şerḥu’l-Cevheri’s̱-s̱emîn fî erbaʿîne ḥadîs̱en min eḥâdîs̱i seyyidi’l-mürselîn, Erbaʿûne ḥadîs̱en müselseleten bi’n-nüḥâti ile’l-Celâli’s-Süyûṭî, İtḥâfü üli’l-himemi’l-ʿaliyye bi’l-kelâm ʿale’l-ḥadîs̱i’l-müselsel bi’l-evveliyye gibi çalışmaları da vardır.

Fâdânî’nin diğer eserleri de şunlardır: el-Fevâʾidü’l-ceniyye (ḥâşiye) ʿale’l-Mevâhibi’s-seniyye (nşr. Remzî Sa‘deddin Dımaşkıyye, I-II, Beyrut 1411/1991, Abdullah b. Süleyman el-Cevherî’ye ait şerhin hâşiyesidir); el-Mevâhibü’s-seniyye (Süyûtî’nin el-Eşbâh ve’n-neẓâʾir fi’l-fürûʿ adlı eserinin Ebû Bekir b. Ebü’l-Kāsım el-Ehdel tarafından özetlenerek nazma çekilmiş hali olan el-Ferâʾidü’l-behiyye’nin şerhidir); Tetmîmü’d-düḫûl (Taʿlîḳāt ʿalâ Medḫali’l-vüṣûl ilâ ʿilmi’l-uṣûl); Ḥâşiye ʿale’t-telaṭṭuf şerḥi’t-Teʿarruf fî uṣûli’l-fıḳh; Buġyetü’l-müştâḳ Şerḥu Lümaʿi’ş-şeyḫ Ebî İsḥâḳ (nşr. Ahmed Dervîş, Dımaşk 1427/2006); Neylü’l-meʾmûl ḥâşiye ʿalâ Lübbi’l-uṣûl ve şerḥihî Ġāyeti’l-vüṣûl; Cene’s-semer şerḥu Manẓûmeti Menâzili’l-ḳamer (baskı ye-ri ve tarihi yok [Matbaatü Hicâzî]); Teşnîfü’s-semʿ muḫtaṣar fî ʿilmi’l-vażʿ; Menhelü’l-ifâde ḥâşiye ʿalâ Risâleti’l-baḥs̱ li-Taşköprizâde; Taḳrîbü’l-meslek limen erâde ʿilme’l-felek. Müellifin tahkik, ta‘lik ve tashih ettiği eserler içinde Ezher şeyhlerinden Abdullah b. Hicâzî eş-Şerkāvî’nin el-Câmiʿu’l-ḥâvî fî merviyyâti’ş-Şerḳāvî’siyle (Dımaşk 1405/1985) Muhammed Fâtih b. Muhammed ez-Zâhirî’nin Ḥüsnü’l-vefâ li-iḫvâni’ṣ-ṣafâ adlı eseri (Beyrut 1408/1987) ve konularını seçip düzenlediği el-Muḳteṭaf min itḥâfi’l-ekâbir bi-esânîdi’l-müftî ʿAbdilḳādir (nşr. Muhammed Hâşim b. Abdülgafûr es-Sindî, Beyrut 1408/1987) gibi çalışmaları bulunmaktadır.

BİBLİYOGRAFYA :

Muhammed Yâsîn el-Fâdânî, İtḥâfü’ṭ-ṭâlibi’s-sirrî (nşr. Bessâm Abdülvehhâb el-Câbî), Dımaşk 1403/1983, neşredenin girişi, s. 8-16; Muhammad Zakwan, Biografi Singkat Syeikh Yasin al-Fâdânî, Jakarta 1993; Muhyiddin Atıyye v.dğr., Delîlü müʾellefâti’l-ḥadîs̱i’ş-şerîfi’l-maṭbûʿa, Beyrut 1416/1995, I, 845, 987, 990, 991, 997, 1007, 1009, 1013, 1026, 1029, 1035; II, 2654, 3026, 3227; M. Hayr Ramazan Yûsuf, Tekmiletü Muʿcemi’l-müʾellifîn, Beyrut 1418/1997, s. 563-566; a.mlf., Tetimmetü’l-Aʿlâm, Beyrut 1418/1998, II, 155-158; a.mlf., Muʿcemü’l-müʾellifîne’l-muʿâṣırîn: Vefeyât 1315-1424 (1897-2003), Riyad 1425/2004, II, 743-744; M. van Bruinessen, Kitab Kuning, Pesantren dan Tarekat: Tradisi-Tradisi Islam di Indonesia, Bandung 1999, s. 36-37; Nizâr Abâza – M. Riyâz el-Mâlih, İtmâmü’l-Aʿlâm, Beyrut 1999, s. 275-276; Yûsuf Abdurrahman el-Mar‘aşlî, ʿİḳdü’l-cevher fî ʿulemâʾi’r-rubʿi’l-evvel mine’l-ḳarni’l-ḫâmis ʿaşer, Beyrut 1427/2006, II, 2147-2150; Zekeriyyâ b. Abdullah Bîlâ, el-Cevâhirü’l-ḥisân fî terâcimi’l-fużalâʾ ve’l-aʿyân min esâtiẕe ve ḥullân (nşr. Abdülvehhâb İbrâhim Ebû Süleyman – M. İbrâhim Ahmed Ali), Riyad 1427/2006, I, 187-192; Mohd. Khafidz bin Soroni – Mohd. Norzi bin Nasir, “Syeikh Muhammad Yasin al-Fâdânî (1916-1990) dan Ketokohannya dalam Riwayah al-Hadith”, Prosiding Seminar Serantau Ilmuan Hadith Dalam Peradaban di Alam Melayu (haz. Haziyah Hussin – Mazlan Ibrahim), Bangi / Selangor 2010, s. 128-152; Jawiah Dakir v.dğr., “The Trail of Hadith Scholars and Their Works in the Malay Region”, Advances in Natural and Applied Sciences, VI/7, Kuala Lumpur 2012, s. 1156-1161; “Dar al-Ulum ad-Diniyyah”, Ensiklopedi Islam di Indonesia: Suplemen I, Jakarta 1999, s. 87-88.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2016 yılında İstanbul’da basılan (gözden geçirilmiş 2. basım) EK-1. cildinde, 435-436 numaralı sayfalarda yer almıştır.