HUNCÎ

Ebü’l-Hayr Emînüddîn Fazlullah b. Rûzbihân b. Fazlillâh el-Huncî el-İsfahânî (ö. 927/1521)

İranlı Şâfiî âlimi ve tarihçi.

Müellif:

Şîraz’da doğdu. Hayatı hakkındaki bilgiler eserleri arasında dağınık şekilde bulunmaktadır. 877’de (1473) hac yolculuğu için Bağdat’ta bulunduğu sırada on yedi yaşında olduğunu söyler ki bu durumda 860 (1456) yılında doğmuş olmalıdır. Aslen Fars eyaletinin Lâr bölgesindeki Hunc kasabasından olan ailesinin soyu meşhur sûfî Rûzbihân-ı Baklî’ye ulaşır. Huncî, Şîraz’da başladığı eğitimi sırasında, Şâfiî âlimi Emînüddîn-i Şîrâzî ve kendisinin “üstadımız” dediği Celâleddin ed-Devvânî gibi hocalardan ders aldı. Kur’an ve Arapça öğrenimini tamamladıktan sonra hacca gitti. Yirmi beş yaşında ikinci defa çıktığı hac yolculuğundan dönerken bir müddet Mısır’da Memlük Sultanı Kayıtbay’ın sarayında kaldı. Ardından tekrar Medine’ye giderek eḍ-Ḍavʾü’l-lâmiʿ müellifi Sehâvî’den ve diğer âlimlerden hadis dersi aldı. Şîraz’a döndüğünde bazı fıkıh kitaplarına hâşiyeler yazdı. 892’de (1487) gittiği Tebriz’de Akkoyunlu sarayını ziyareti sırasında Sultan Yâkub Bey’e biat ettiğini bildirdi ve Bedîʿu’z-zamân fî ḳıṣṣati Ḥay b. Yaḳẓân adlı eserini ona ithaf etti. Bu tarihten itibaren sarayda oturdu ve hükümdarın çeşitli seferlerine katıldı. Bu arada onun emriyle Akkoyunlular’ın tarihini yazmaya başladı. Yâkub Bey’in ölümünün (1490) ardından bir süre oğlu Baysungur’un hizmetinde çalıştı. Bir müddet sonra Akkoyunlu şehzadeleri arasında taht kavgası başlayınca Azerbaycan’dan ayrıldı. Şah İsmâil Irak’ı işgal ettiğinde Kâşân’da bulunan Huncî’nin, Şîa âlimlerinden İbnü’l-Mutahhar el-Hillî’nin Nehcü’l-ḥaḳ ve keşfü’ṣ-ṣıdḳ adlı eserine yazdığı reddiye Şiîler’le Sünnîler arasında gerginliğe yol açtı. Bunun üzerine Sultan Hüseyin Baykara’nın sarayına sığındı. Şeybânî Han Horasan’ı aldıktan sonra (906/1500) onun sarayına girdi. Şeybânî Han’ın 916’da (1510) Şah İsmâil ile yaptığı savaşta öldürülmesinin ardından Şeybânîler Türkistan’a doğru çekilince Buhara’ya yerleşen yeni Şeybânî lideri Ubeydullah Han Huncî’yi oraya davet etti. Huncî hayatının sonuna kadar Ubeydullah Han’ın sarayında kaldı. Nakşibendiyye tarikatına muhtemelen bu dönemde intisap eden Huncî 5 Cemâziyelevvel 927’de (13 Nisan 1521) Buhara’da vefat etti.

Eserleri. 1. Târîḫ-i ʿÂlemʾârâ-yı Emînî. Emînî mahlasını kullanan Huncî’nin Sultan Yâkub döneminde yazmaya başladığı bu Farsça eseri hükümdarın ölümünden sonra oğlu Baysungur döneminde tamamlamış ve ona ithaf etmiştir. Cüveynî’nin Cihângüşâ’sı örnek alınarak yazılan eserin bilinen iki nüshasından biri 926 (1520) yılında istinsah edilmiş olup Süleymaniye Kütüphanesi’ndedir (Fâtih, nr. 4431); diğer nüshası ise Bibliothèque Nationale’de bulunmaktadır (Ancien Fonds Persan, nr. 473). Târîḫ-i ʿÂlemʾârâ-yı Emînî, V. Minorsky tarafından bir incelemeyle birlikte Persia in A.D. 1478-1490; An Abridged Translation of Faḍlullāh b. Rūzbihān Khunjī’s Tārīkh-i Ālamārā-yi Amīnī (London 1957) adıyla özet olarak İngilizce’ye çevrilmiş, tenkitli metni John Woods tarafından V. Minorsky’nin kitabıyla birlikte yayımlanmıştır (London 1992).

2. Bedîʿu’z-zamân fî ḳıṣṣati Ḥay b. Yaḳẓân. Huncî, Târîḫ-i Emînî’de (s. 74-75), nazarî ve amelî hikmete dair olan bu eserini 892’de (1487) Sultan Yâkub’a ithaf etmek üzere kaleme aldığını bildirirse de eserin nüshası henüz tesbit edilememiştir.

3. İbṭâlü nehci’l-bâṭıl ve ihmâlü keşfi’l-ʿâṭıl. Müellifin 909’da (1503) Kâşân’da tamamladığı bu Arapça eser, Şiî ulemâsından İbnü’l-Mutahhar el-Hillî’nin Nehcü’l-ḥaḳ ve keşfü’ṣ-ṣıdḳ ve’s̱-s̱evâb adlı kitabının tenkididir. Eser, I. Goldziher tarafından Beiträge zur Literaturgeschichte der Śîʿâ und der sunnitischen Polemik adıyla kısmen neşredilip Almanca’ya çevrilmiştir (Sitzungsberichte der philosophisch-historischen Classe der Kaiserlichen Akademie der Wissenschaften, LXXVIII, [Wien 1874], s. 475-486). Nûrullah et-Tüsterî de Kitâbü İḥḳāḳi’l-ḥaḳ adıyla Huncî’nin eserine bir reddiye yazmıştır (Tahran 1273).

4. Şerḥ-i Veṣâyâ-yi ʿÂbdülḫâliḳ-ı Ġucdüvânî. Abdülhâliḳ-ı Gucdüvânî’nin vasiyetlerinin şerhi yanında eserde ayrıca Gucdüvânî’nin hal tercümesi, silsilesi ve halifeleri hakkında bilgi verilmiştir (Süleymaniye Ktp., Yahyâ Tevfik, nr. 1500, vr. 83a-102b).

5. Mihmânnâme-i Buḫârâ. Şeybânî Han’ın İran’da Sünnîliği hâkim kılmasını teşvik etmek amacıyla yazılan eserde Şeybânî Han’ın savaşları da anlatılır. 914’te (1508) Buhara’da yazılmaya başlanan ve 915’te (1509) Herat’ta tamamlanan eser M. Sütûde tarafından yayımlanmış (Tahran 1341 hş./1962), tıpkıbasımı ve Rusça tercümesi R. P. Celilova tarafından yapılmıştır (Moskova 1976). Ursula Ott eseri Transoxanien und Turkestan zu Beginn des 16. Jahrhunderts. Das Mihmān-nāma-yi Buḫārā des Faḍlallāh b. Rūzbihān Ḫunǧī. Übersetzung und Kommentar adıyla Almanca’ya çevirmiştir (Fribourg 1973).

6. Sülûkü’l-mülûk. Ubeydullah Han adına 920 (1514) yılında kaleme alınan “Aḥkâmü’s-sulṭâniyye” tarzında hacimli bir eserdir. Bir nüshası British Museum’da bulunan eser (Rieu, II, 448) Muhammed Ali Muvahhid (Tahran 1362 hş.) ve M. Nizâmeddin (Haydarâbâd 1966) tarafından neşredilmiş, Muhammed Eslem de eseri Muslim Conduct of State: Based upon the Sulūk-ul-mulūk of Faḍl-Ullāh bin Rūzbihān Iṣfahānī adıyla İngilizce’ye çevirmiştir (İslâmâbâd 1974).

7. Hidâyetü’t-taṣdîḳ ilâ ḥikâyeti’l-ḥarîḳ. Müellifin, 688 (1289) yılında Mescid-i Nebevî’de çıkan yangın dolayısıyla kaleme aldığı bu Arapça risâle Yâdnâme-i Îrânî-yi Minorsky içinde yayımlanmıştır (Tahran 1969, s. 77-113).

Ayrıca Ḳaṣîde-i Bürde’ye bir şerh yazdığı bildirilen Huncî’nin “Mehdî-yi âhir zaman” diye hitap ettiği Yavuz Sultan Selim’e ve Kanûnî Sultan Süleyman’a yazdığı Türkçe iki manzum mektup Feridun Bey’in Münşeât’ı içinde yer almaktadır (I, 416-418).


BİBLİYOGRAFYA

Huncî, Sülûkü’l-mülûk (nşr. M. Ali Muvahhid), Tahran 1362 hş., neşredenin önsözü, s. 9-45.

a.mlf., Târîḫ-i ʿÂlemʾârâ-yı Emînî (nşr. J. E. Woods), London 1992, neşredenin önsözü, s. IX-XV.

, III, 171.

, I, 416-418.

Nûrullah et-Tüsterî, İḥḳāḳu’l-ḥaḳ (nşr. Âyetullah el-Uzmâ Mar‘aşî), Kum, ts., I, 74-82.

, II, 448.

, I, 300-301.

, IV, 538-540.

Abbas el-Azzâvî, et-Taʿrîf bi’l-müʾerriḫîn fî ʿahdi’l-Moġūl ve’t-Türkmân, Bağdad 1376/1957, s. 242-245.

Mirzâ M. Kazvînî, Yâddâşthâ-yı Ḳazvînî (nşr. Îrec Efşâr), Tahran 1336, III, 227-229.

, I, 251-252.

, s. 427, 445, 448.

A. K. S. Lambton, State and Government in Medieval Islam, Oxford 1985, s. 178-180.

M. Nizamuddin, “Sülûk al-Mulûk of Faḍl Allah Ibn Rûzbihân”, , XIII/3-4 (1960), s. 310-313.

Nader Nadernejad, “Akkoyunlu Tarihi Hakkında Bir Eser: Sultan Yakub Tarihi”, , Ahmed Zeki Velidi Togan özel sayısı, sy. 13, Erzurum 1985, s. 297-300.

U. Haarmann, “Staat und Religion in Transoxanien im frühen 16. Jahrhundert”, , CXXIV/2 (1974), s. 332-369.

a.mlf., “K̲h̲und̲j̲ī”, , V, 53-54.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 1998 yılında İstanbul’da basılan 18. cildinde, 374 numaralı sayfada yer almıştır.