İBNÜ’l-IRÂKĪ

Ebû Zür‘a Veliyyüddîn Ahmed b. Abdirrahîm b. el-Hüseyn el-Kürdî el-Mihrânî (ö. 826/1423)

Hadis hâfızı ve fakih.

Müellif:

3 Zilhicce 762’de (4 Ekim 1361) Kahire’de doğdu. Babası Zeynüddin el-Irâkī devrinin tanınmış bir hadis âlimiydi. Annesi Ümmü Ahmed Âişe el-Alâî de hadisle ilgilenen bir hanım olup 765’te (1364) tahsil için Dımaşk’a giden eşine refakat etmiş ve oradaki muhaddislerden faydalanmıştı. İbnü’l-Irâkī, önce babasından daha sonra Ebü’l-Harem Muhammed b. Muhammed el-Kalânisî, İzzeddin İbn Cemâa ve İbn Nübâte el-Mısrî gibi âlimlerden ders aldı. Babası onu üç yaşında iken Dımaşk’a götürdü ve Ebü’l-Mehâsin el-Hüseynî, İbn Râfi‘ ve Sittülarab gibi muhaddislerin derslerinde bulunmasını, oradan da Kudüs’e giderek Dımaşk’ın ileri gelen âlimlerinden icâzet almasını sağladı. İbnü’l-Irâkī Kahire’ye dönünce Kur’ân-ı Kerîm’i ve çeşitli ilimlere dair metinleri ezberlemeye başladı. İbn Abdülber es-Sübkî, Nâsırüddin Muhammed b. Ali el-Harâvî, Cüveyriye bint Ahmed el-Hekkâriyye ve Cemâleddin Abdullah b. Ali el-Bâcî gibi âlimlerden faydalandı. 768’de (1367) babasıyla birlikte Mekke ve Medine’ye gitti. Medine’de Bedreddin İbn Ferhûn’dan, Mekke’de Bahâeddin İbn Akīl, Ümmü’l-Hasan Fâtıma bint Ahmed el-Harâzî, Ebü’l-Fazl Muhammed b. Ahmed en-Nümeyrî gibi muhaddislerden hadis dinledi. 780’den (1378) sonra, eniştesi ve hocası olan Nûreddin el-Heysemî ile ikinci defa Dımaşk’a giderek muhtelif âlimlerden istifade etti. Başta hadis, fıkıh ve usûl-i fıkıh olmak üzere çeşitli ilimlerde kendini yetiştiren İbnü’l-Irâkī’nin tanınmış hocaları arasında İsnevî, İbnü’l-Mülakkın ve Ömer b. Reslân el-Bulkīnî de yer alır. 822’de (1419) hac maksadıyla Hicaz’a gitti, orada birçok kişiye hadis imlâ etti. Takıyyüddin el-Fâsî, İbnü’l-Hümâm, Sâlih b. Ömer el-Bulkīnî, Yahyâ b. Muhammed el-Münâvî, Şümünnî ve Kadı Ebü’l-Berekât İzzeddin Ahmed b. İbrâhim el-Askalânî ondan faydalanmış pek çok talebeden bazılarıdır.

İbnü’l-Irâkī Kahire’deki Baybarsiyye, Karasunguriyye, Cemâliyye en-Nâsıriyye, Fâzıliyye medreseleriyle Kâmiliyye Dârülhadisi ve İbn Tolun Camii’nde ders verdi. Babasının uzun bir aradan sonra yeniden canlandırdığı imlâ meclislerini onun vefatının ardından Şevval 810’dan (Mart 1408) itibaren devam ettirerek 600’den fazla mecliste hadis imlâ etti (Süyûtî, Ṭabaḳātü’l-ḥuffâẓ, s. 548). 790’lı (1388) yılların başından itibaren yirmi yıllık bir dönem içinde Ahmed b. Îsâ el-Kerekî’nin yerine çeşitli tarihlerde kadı nâibliği yaptı, Menûf kadılığında bulundu. Bu arada Cemâliyye en-Nâsıriyye Medresesi’nde meşîhatü’t-tasavvuf (şeyhüşşüyûh) görevini de üstlendi. Celâleddin el-Bulkīnî’nin vefatı üzerine 15 Şevval 824’te (13 Ekim 1421) Sultan el-Melikü’z-Zâhir Çakmak tarafından Mısır kādılkudâtlığına tayin edildi. Kendisine zaman zaman talebesi İbn Hacer el-Askalânî’nin vekâlet ettiği bu görevini on üç ay yirmi bir gün sürdürdü. Aralarında öğrencilerinin de bulunduğu bazı kimseler tarafından Mısır Memlük Sultanı el-Melikü’l-Eşref Seyfeddin Barsbay’a şikâyet edilmesi ve bu sebeple görevinden alınması onu çok üzdü. 27 Şâban 826’da (5 Ağustos 1423) Kahire’de vefat etti ve babasının Kahire dışında sahradaki kabrinin yanına defnedildi.

İbnü’l-Irâkī’nin talebesi Takıyyüddin el-Fâsî hocasının fıkıh konularını, fıkıh usulünü, tefsir ve Arap dilini iyi bilen, isabetli fetvalar veren bir âlim olduğunu söyler. İbn Hacer, İbn Tağrîberdî ve Dâvûdî gibi âlimler onun aynı zamanda kuvvetli hâfızası ve üstün zekâsıyla öne çıktığını, devrinin en güçlü hadis hâfızlarından biri kabul edildiğini belirtmişlerdir. Vefatından önce Zeynüddin el-Irâkī’ye geride hangi hadis hâfızlarını bıraktığı sorulduğunda sırasıyla İbn Hacer’in, İbnü’l-Irâkī’nin ve Nûreddin el-Heysemî’nin adını vermesi (İnbâʾü’l-ġumr, V, 172), onun hadis alanındaki yetişkinliğinin bir göstergesi olarak değerlendirilmelidir. İbn Hacer el-Askalânî, İbnü’l-Irâkī’nin hakkı savunma hususundaki tâvizsiz tutumuyla tanındığına ve herkesle iyi geçinen tabiatıyla temayüz ettiğine, İbn Tağrîberdî mütevazi ve hoşsohbet kişiliğine, Sehâvî de aile fertleri çok, maddî imkânları az bir âlim olduğuna işaret etmiştir.

Eserleri. A) Hadis. 1. el-Müstefâd min mübhemâti’l-metn ve’l-isnâd. Senedinde veya metninde “recül, ibnü fülân, bintü fülân” gibi müphem şahısların geçtiği hadisleri derleyerek bu kişilerin kim olduğunu göstermeyi amaçlayan İbnü’l-Irâkī, Hatîb el-Bağdâdî’nin el-Esmâʾü’l-mübheme, Nevevî’nin el-İşârât, İbn Beşküvâl’in Ġavâmiżü’l-esmâʾi’l-mübheme ve İbnü’l-Kayserânî’nin Îżâḥu’l-işkâl adlı eserlerinden faydalanmış, bu eserleri yer yer ilâve ettiği bilgilerle yeni bir düzene koymuştur. Benzer eserlerde müphem şahıslar veya sahâbî adlarının esas alınmasına karşılık fıkıh bablarına göre düzenlenen eserde genellikle önce sözü edilen dört kitapta, ardından onların üçünde, daha sonra ikisinde ve sadece birinde yer alan müphem rivayetler kaydedilmiş, ayrıca müellifin tesbit ettiği müphem rivayetler de sıralanmıştır. Konusunun en muhtevalı çalışması olan eseri Abdurrahman Abdülhamîd el-Ber üç cilt halinde yayımlamıştır (Mansûre-Cidde 1414/1994).

2. Ṭarḥu’t-tes̱rîb fî şerḥi’t-Taḳrîb. İbnü’l-Irâkī henüz on iki-on üç yaşlarında iken babası, onun ahkâma dair sahih hadisleri senedleriyle ezberlemesi için Ahmed b. Hanbel’in el-Müsned’i ile İmam Mâlik’in el-Muvaṭṭaʾından seçerek hazırladığı kitabına Taḳrîbü’l-esânîd ve tertîbü’l-mesânîd adını vermiş, İbnü’l-Irâkī de bu eseri babasına dokuz mecliste okumuştu. Zeynüddin el-Irâkī’nin ancak bir kısmını şerhedebildiği bu çalışmayı İbnü’l-Irâkī onun vefatından sonra 818 (1415) yılında tamamlamıştır (I-VIII, Kahire 1353; Beyrut, ts.). Baba ve oğulun bu eserleri üzerine Fehd b. Sa‘d el-Cühenî, el-Ârâʾü’l-uṣûliyye fi’l-emr ve’n-nehy ve’l-ʿâm ve’l-ḫâṣ li’l-ḥâfıẓ el-ʿIrâḳī ve’bnihî fî kitâbihimâ Ṭarḥi’t-tes̱rîb fî şerḥi’t-Taḳrîb adıyla bir yüksek lisans tezi hazırlamıştır (1416/1995, Câmiatü Ümmi’l-kurâ külliyyetü’ş-şerîa ve’d-dirâsâti’l-İslâmiyye fer‘u’l-fıkh ve’l-usûl). İbnü’l-Irâkī’nin Taḳrîbü’l-esânîd’in hadisleri üzerine yaptığı Taḫrîcü Taḳrîbi’l-esânîd adlı çalışmasının II. cildi Dârü’l-kütübi’l-Mısriyye’de bulunmaktadır (Hadis, nr. 725).

3. el-Eṭrâf (el-İṭrâf) bi-evhâmi’l-Eṭrâf. Yûsuf b. Abdurrahman el-Mizzî’nin Tuḥfetü’l-eşrâf bi-maʿrifeti’l-eṭrâf’ında görülen bazı hataları düzeltmek amacıyla kaleme alınmış olup Kemâl Yûsuf el-Hût tarafından yayımlanmıştır (Beyrut 1406/1986).

4. el-Beyân ve’t-tavżîḥ li-men uḫrice lehû fi’ṣ-Ṣaḥîḥ ve müsse bi-ḍarbin mine’t-tecrîḥ. Buhârî ile Müslim’in eserlerine rivayetlerini almalarına rağmen bazı âlimlerce tenkit edilen râviler hakkında bir çalışma olup müellif önce bu râvileri tenkit edenlerin, ardından savunanların görüşlerini zikretmiştir (nşr. Kemâl Yûsuf el-Hût, Beyrut 1410/1990).

5. eẕ-Ẕeyl ʿale’l-ʿİber fî ḫaberi men ġaber. Zehebî’nin el-ʿİber’i ile onun üzerine yine müellifinin yazdığı zeyil için Zeynüddin el-Irâkī 741-763 (1340-1362) yıllarını içine alan bir zeyil kaleme almış, İbnü’l-Irâkī de bu çalışmaları, kendi doğum yılı olan 762’den (1361) başlayarak 786’ya (1384) kadar olan dönemi kapsayan bir eserle devam ettirmiştir (nşr. Sâlih Mehdî Abbas, I-III, Beyrut 1409/1989).

6. Ẕeylü’l-Kâşif. Eserde, Mizzî’nin Tehẕîbü’l-Kemâl’i ile İbn Hacer el-Askalânî’nin Tehẕîbü’t-Tehẕîb’inde olduğu halde Zehebî’nin sadece Kütüb-i Sitte râvilerini bir araya getirdiği el-Kâşif’e almadığı şahıslar derlenmiş, ayrıca Ahmed b. Hanbel’in el-Müsned’inde yer almasına rağmen adı geçen kitaplarda bulunmayan râvilere de yer verilmiştir. 2198 şahsı ihtiva eden eseri Bûrân ed-Dannâvî yayımlamıştır (Beyrut 1406/1986). İbn Hacer el-Askalânî, Ẕeylü’l-Kâşif’te gördüğü tashihe muhtaç hususlara Taʿcîlü’l-menfaʿa bi-zevâʾidi ricâli’l-eʾimmeti’l-erbaʿa’da işaret etmiş, ayrıca el-Evhâm elletî vaḳaʿat li’l-Ḥüseynî ve Ebî Zürʿa (el-Cevâbü’l-celîli’l-vaḳʿa fîmâ yüraddü ʿale’l-Ḥüseynî ve Ebî Zürʿa) adlı eserinde bu tashihlerini sürdürmüştür.

7. Şerḥu Süneni Ebî Dâvûd. Müellifin ilk çalışmalarından olan yedi cilt hacmindeki bu eser, Sünenü Ebî Dâvûd’un “Sücûdü’s-sehv” bahsine kadar gelen kısmının şerhidir. Süleymaniye Kütüphanesi’nde bulunan başı ve sonu eksik iki nüsha (Cârullah Efendi, nr. 316, 131 varak; nr. 318, 79 varak) muhtemelen bu tamamlanamamış çalışmadır.

8. Emâlî fi’l-ḥadîs̱ (Cüzʾ). Kettânî’nin 600 meclis kadar olduğunu söylediği (er-Risâletü’l-müstetrafe, s. 342) eserin bir nüshası Köprülü Kütüphanesi’nde kayıtlıdır (nr. 251/2; diğer nüshaları için bk. , II, 71).

9. el-Eḥâdîs̱ü’l-ʿuşâriyyât. İbnü’l-Irâkī tarafından imlâ edilmiş kırk hadisi ihtiva eden eserin bir nüshası Köprülü Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (nr. 371).

10. Tuḥfetü’t-taḥṣîl fî ẕikri ruvâti’l-merâsîl (Köprülü Ktp., nr. 386/2).

11. Kitâbü (Aḫbârü)’l-müdellisîn. Eserde, Alâî’nin Câmiʿu’t-taḥṣîl fî aḥkâmi’l-merâsîl’de tesbit ettiği müdellislere on üç kişi daha eklenmiş, İbn Hacer el-Askalânî, Ṭabaḳātü’l-müdellisîn diye de bilinen Taʿrîfü ehli (üli)’t-taḳdîs bi-merâtibi’l-mevṣûfîne bi’t-tedlîs’inde bunu ve aynı konudaki diğer eserleri tamamlamıştır. Kitabın bir nüshası Köprülü Kütüphanesi’nde kayıtlıdır (Mecmua, nr. 386/5; diğer nüshaları için bk. a.g.e., a.y.).

B) Fıkıh. 1. Muḳaddime bi’l-hüḳm bi’l-mûcib ve’l-ḥükm bi’ṣ-ṣıḥḥa (el-Ḥükm bi’ṣ-ṣıḥḥa ve’l-ḥükm bi’l-mûcib, el-Farḳ beyne’l-ḥükm bi’ṣ-ṣıḥḥa ve’l-mûcib). Fetva usulüne dair olan eserin bazı nüshaları Süleymaniye Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (Ayasofya, nr. 1025, vr. 5a-13a, Damad İbrâhim Paşa, nr. 680, vr. 370a-374a; diğer nüshaları için bk. , II, 79; Suppl., II, 71).

2. Taḥrîrü’l-fetâvî ʿale’t-Tenbîh ve’l-Minhâc ve’l-Ḥâvî (en-Nüket ʿale’l-muḫtaṣarâti’s̱-s̱elâs̱e). Şâfiî fıkhının üç önemli kitabı üzerine çeşitli âlimler tarafından yazılan eserlerin bir araya getirilip değerlendirildiği çalışmadır (, II, 79; Suppl., II, 71).

3. el-Ecvibetü’l-merżıyye ʿani’l-esʾileti’l-Mekkiyye. Takıyyüddin İbn Fehd el-Mekkî’nin yönelttiği otuz soruya İbnü’l-Irâkī’nin 809’da (1406) verdiği cevaplardan ibaret olan eseri Muhammed Tâmir yayımlamıştır (Kahire 1411/1991).

4. Tenḳīḥu’l-Lübâb. İbnü’l-Mehâmilî’nin el-Lübâb fi’l-fıḳh adlı eserinin muhtasarıdır (, I, 192; Suppl., II, 71).

5. Muḫtaṣarü’l-Mühimmât (Mühimmâtü’l-Mühimmât). İsnevî’nin el-Mühimmât ʿale’r-Ravża’sının muhtasarı olan eserin bir nüshası Dârü’l-kütübi’l-Mısriyye’de kayıtlıdır (, II, 71).

6. Şerḥu Manẓûme fi’l-vuḍûʾi’l-müsteḥab. Kırk yerde abdest almanın müstehap olduğuna dair Zeynüddin el-Irâkī’nin yazdığı manzumenin şerhidir (, II, 1867).

7. en-Nehce(el-Behce)tü’l-merżıyye şerḥu’l-Behceti’l-verdiyye. Abdülgaffâr b. Abdülkerîm el-Kazvînî’nin el-Ḥâvi’ṣ-ṣaġīr’inin manzum hale getirilmiş şeklidir (Sehâvî, I, 343; , I, 495; II, 79; Suppl., I, 679).

8. el-Ġays̱ü’l-hâmiʿ şerḥu Şerḥi Cemʿi’l-cevâmiʿ. Tâceddin es-Sübkî’nin Cemʿu’l-cevâmiʿine Bedreddin ez-Zerkeşî’nin yazdığı şerhin muhtasarıdır (Süleymaniye Ktp., Hekimoğlu Ali Paşa, nr. 305). Eseri Mahmûd Ferec Süleyman’ın neşrettiği belirtilmektedir (el-Müstefâd, neşredenin girişi, I, 56).

9. Şerḥu’n-Necmi’l-vehhâc fî naẓmi’l-Minhâc. Zeynüddin el-Irâkī, Beyzâvî’nin Minhâcü’l-vüṣûl ilâ ʿilmi’l-uṣûl adlı eserindeki hadisleri Taḫrîcü eḥâdîs̱i Muḫtaṣari’l-Minhâc (Taḫrîcü eḥâdîs̱i’l-Minhâc li’l-Beyżâvî) adıyla tahriç etmiş, ayrıca en-Necmü’l-vehhâc fî naẓmi’l-Minhâc (Naẓmü Minhâci’l-vüṣûl ilâ ʿilmi’l-uṣûl) adıyla 1367 beyitte manzum hâle getirmişti. İbnü’l-Irâkī ise 788’de (1386) kaleme aldığı bu eserinde babasının manzum kitabını şerhetmiş olup kitabın bir nüshası İran’da Kütüphâne-i Meclis-i Şûrâ-yı Millî’de (Şûrâ, nr. 9/70) bulunmaktadır (, IV, 220).

C) Diğer Eserleri. 1. Elfiyye fî tefsîri ġarîbi elfâẓi’l-Ḳurʾân. Alfabetik olarak düzenlenen eser Tefsîrü’l-Ḳurʾâni’l-ʿaẓîm’in (Cava 1355, II, 205-274) ve Dîrînî’nin et-Teysîr fî ʿilmi’t-tefsîr’i (Kahire 1310/1893, s. 2-139) kenarında basılmıştır.

2. Şerḥu’ṣ-ṣadr bi-ẕikri leyleti’l-ḳadr. Mecmûʿatü’r-resâʾili’l-münîriyye içinde (Riyad, ts., I, 266-279), ayrıca Leyletü’l-ḳadr adıyla müstakil olarak (Kahire, ts.) neşredilmiştir.

3. Ünsü’l-vâḥid. Arap edebiyatıyla ilgili olan eserin eksik bir nüshası Süleymaniye Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (Ayasofya, nr. 3786, 126 varak).

4. Şerḥu’l-urcûzeti’l-Yâsemîniyye (el-Muʿîn ʿalâ fehmi urcûzeti İbni’l-Yâsemîn). İbnü’l-Yâsemîn diye anılan Ebû Muhammed Abdullah b. Haccâc’ın “el-cebr ve’l-mukābele” konusundaki urcûzesinin şerhidir (, II, 79).

5. el-İnṣâf (, I, 509; II, 71).

İbnü’l-Irâkī’nin kaynaklarda adı geçen diğer eserleri de şunlardır: Cemʿu ḥavâşi’l-Bulḳīnî ʿale’r-Ravża, Cemʿu ṭuruḳi ḥadîs̱i’l-Mehdî, el-Cevâhirü’l-behiyye şerḥu’l-Erbaʿîni’n-Neveviyye, el-Erbaʿûn fi’l-cihâd bi-dûni’l-isnâd, ed-Delîlü’l-ḳavîm ʿalâ ṣıḥḥati cemʿi’t-taḳdîm, Fażlü’l-ḫayl ve mâ fîhâ mine’l-ḫayr ve’n-neyl, Fihristü merviyyât, Ḥallü’r-rumûz ve keşfü’l-künûz, Ḥâşiye ʿale’l-Keşşâf, Muḫtaṣarü’l-Keşşâf (bu çalışmada el-Keşşâf’ın hadisleri tahriç edildiği gibi bazı eksiklikleri de tamamlanmıştır), İkmâlü Şerḥi’l-aḥkâm (müellifin babasının eseri üzerine yaptığı bir çalışmadır), el-İstifâde bi’l-vâḥid min iḳāmeti cumʿateyn fî mekân vâḥid, Kitâb fi’l-aḥkâm, Kitâb mâ ḍuʿʿife min eḥâdîs̱i’ṣ-Ṣaḥîḥayn, Muḫtaṣarü’l-Menseki’l-kebîr li-ʿİzzeddîn b. Cemâʿa, Muḫtaṣarü’l-Mühimmât fi’l-fıḳh, el-Müselsel bi’l-evveliyye, en-Nüket ʿale’l-Îżâḥ fi’l-menâsik li’n-Nevevî, Şerḥu ebyât min Elfiyeti vâlidihî fi’l-ḥadîs̱, Şerḥu ḳıṭʿa min Kitâbi’d-Deḳāʾiḳ fi’r-reḳāʾiḳ, Şerḥu metni Minhâci’l-uṣûl, Terâcimü ricâli Minhâci’l-uṣûl, et-Taḥrîr limâ fi’l-Minhâci’l-uṣûl mine’l-maʿḳūl ve’l-menḳūl, Şerḥu Naẓmi’l-İḳtirâḥ fi’l-ıṣṭılâḥ (müellifin babasına ait eserinin şerhidir), Şerḥu Nüketi Ebî İsḥâḳ eş-Şîrâzî fî ʿilmi’l-cedel, et-Taʿḳībât ʿale’r-Râfiʿî (İbnü’l-Irâkī’nin yazdığı kısımların altı cilt kadar olduğu belirtilmektedir), et-Teẕkiretü’l-müfîde (birkaç ciltten meydana geldiği söylenmektedir), Tuḥfetü’l-vârid bi-tercemeti’l-vâlid, eẕ-Ẕeyl ʿalâ ẕeyli vâlidihî ʿale’l-Vefeyât (Zeynüddin el-Irâkī’nin Ẕeylü’ẕ-Ẕeyl li-Vefeyâti’l-aʿyân’ı üzerine yapılan bu çalışma 806 [1403-1404] yılından başlamaktadır).


BİBLİYOGRAFYA

İbnü’l-Irâkī, eẕ-Ẕeyl ʿale’l-ʿİber (nşr. Sâlih Mehdî Abbas), Beyrut 1409/1989, neşredenin girişi, I, 7-34.

a.mlf., el-Müstefâd min mübhemâti’l-metn ve’l-isnâd (nşr. Abdurrahman Abdülhamîd el-Ber), Cidde 1414/1994, neşredenin girişi, I, 47-69.

a.mlf., Ẕeylü’l-Kâşif (nşr. Bûrân ed-Dannâvî), Beyrut 1406/1986, neşredenin girişi, s. 5-14.

Fâsî, Ẕeylü’t-Taḳyîd fî ruvâti’s-sünen ve’l-mesânîd (nşr. Kemâl Yûsuf el-Hût), Beyrut 1410/1990, I, 332-336.

Makrîzî, Dürerü’l-ʿuḳūdi’l-ferîde fî terâcimi’l-aʿyâni’l-müfîde (nşr. M. Kemâleddin İzzeddin Ali), Beyrut 1412/1992, II, 356-357.

, V, 172; VIII, 21-22.

Takıyyüddin İbn Fehd, Laḥẓü’l-elḥâẓ (Ẕeylü Teẕkireti’l-ḥuffâẓ li’ẕ-Ẕehebî içinde, nşr. M. Zâhid el-Kevserî), Dımaşk 1347, s. 284-291.

, I, 332-335.

, I, 336-344.

, I, 363.

a.mlf., (Lecne), s. 548.

, I, 12, 63, 117, 166, 364, 376, 464, 595, 627, 761; II, 1005, 1042, 1124, 1279, 1368, 1480, 1511, 1541, 1583, 1867, 1880, 1915, 1977.

, I, 72-74.

, I, 192, 495; II, 79; Suppl., I, 509, 679; II, 71.

, I, 46, 54, 72; II, 83.

, II, 1118-1119.

, s. 122, 130, 170, 342, 371, 394, 423, 427, 443.

Claude Gilliot, “Textes arabes anciens édités en Égypte au cours des années 1992 à 1994”, , XXII, Louvain 1994, s. 349.

Muhsin Âbidî, “İbn ʿIrâḳī”, , IV, 219-220.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2000 yılında İstanbul’da basılan 21. cildinde, 90-92 numaralı sayfalarda yer almıştır.