İBRÂHİM RİFAT PAŞA

(1857-1935)

Mısır emîr-i haclarından, Mirʾâtü’l-Ḥaremeyn müellifi.

Müellif:

18 Cemâziyelevvel 1273’te (15 Ocak 1857) Asyût’ta dünyaya geldi. Babası Süveyfî b. Abdülcevâd doğumundan iki ay önce vefat ettiği için terbiyesini annesi üstlendi. İlk öğrenimi esnasında Kur’ân-ı Kerîm’i ezberledi. On dört yaşında Asyût’ta Medresetü’l-Emîriyye’ye girdi. Kahire’de 1873’te başladığı el-Medresetü’t-techîziyye’de altı ay okuduktan sonra başarılı öğrencilerin alındığı Medresetü’l-harbiyye’ye geçti. Üç yıl süren eğitiminin ardından kendisine 3 Aralık 1876’da Hidiv İsmâil Paşa tarafından mülâzım-ı sânî rütbesi verildi. İngiliz ve Fransızlar’ın baskısıyla yürürlüğe konan tasarruf tedbirleri çerçevesinde pek çok subayla birlikte açığa alındı. Nisan 1879 – Ocak 1880 tarihleri arasını kapsayan bu süre zarfında Ezher’e devam etti. Burada Ezher şeyhi Muhammed b. Muhammed el-İnbâbî, Muhammed Ali el-Besyûnî el-Beybânî ve Şeyh el-Mansûrî gibi âlimlerden dinî konularda ders aldı.

1880-1881 yıllarında önce Sûhâc’da, ardından Ebûşûşa’da süvari eri olarak görev yaptı. İngilizler Mısır’ı işgal edince (1882) Kahire’ye çağrıldı ve Mayıs 1883’te Hidiv Tevfik Paşa tarafından kendisine mülâzım-ı evvel rütbesi verildi. Bundan sonra hızla yükseldi; 1884’te yüzbaşı, 1891’de sâğ (yüzbaşı ile binbaşı arasında bir rütbe) ve 1896’da binbaşı oldu. 1885-1889 yıllarında Sudan sınırındaki birlikte görev aldı. İngiliz işgali altındaki Mısır ile Mehdî hareketinin sürdüğü Sudan arasında meydana gelen çarpışmalara katıldı. Nisan 1899’da Hidiv Abbas Hilmi’nin yaverliğine tayin edildi. Kasım 1900’de kāimmakām oldu. 26 Aralık’ta mahmil birliğinin kumandanlığına getirilmesi üzerine 1901 baharında hacca gitti. Ocak 1902’de miralaylığa yükseldi ve Hidiv Muhafız Birliği’nin kumandanı oldu. Aynı yılın ekim ayında askeriyedeki görevinden emekliye ayrıldı. Böylece hidivin yaveri ve Hidiv Muhafız Birliği’nin kumandanı olarak dört yıl boyunca bulunduğu hidivin kabinesindeki üyeliği de sona ermiş oldu (Stratkötter, s. 19).

1 Aralık 1902’de emîr-i hac olarak tayin edilmesiyle birlikte kendisine II. Abdülhamid tarafından livâ rütbesi tevcih edildi (ilgili ferman için bk. Mirʾâtü’l-Ḥaremeyn, 356 numaralı resim). Emîr-i hac vazifesi ikinci defa 25 Ekim 1903 ve üçüncü defa 4 Kasım 1907’de verildi. 1903, 1904 ve 1908 yıllarının bahar aylarında Mısır’dan Hicaz’a hac için giden mahmil kervanlarının kumandanlığını yaptı. İbrâhim Rifat Paşa, gerek askeriyedeki görevleri esnasında gerekse emekliye ayrıldıktan sonra veraset mahkemesiyle karma mahkemelerdeki üyeliklerini devam ettirdi. Ayrıca kooperatif başkanlığında bulundu. Kahire’de vefat eden İbrâhim Rifat Paşa, askeriyedeki üstün başarılarından ötürü çeşitli Osmanlı nişan ve madalyalarını almaya hak kazanmıştı (madalyalar ve ilgili fermanların resimleri için bk. a.g.e., 358, 359, 360, 361 numaralı resimler).

İbrâhim Rifat Paşa, mahmil birliğinin kumandanı ve emîr-i hac olarak Hicaz’a yaptığı seyahatlerini anlattığı Mirʾâtü’l-Ḥaremeyn adlı Arapça eseriyle tanınmaktadır (I-II, Kahire 1344/1925). Eserin önsözünde, hac farîzasını yerine getirmesine imkân verdiği için Allah’a bir şükür ifadesi olarak Mirʾâtü’l-Ḥaremeyn’i kaleme aldığını belirtir ve kitabında hac hakkında her şeyi kaydettiğini ifade eder. Kitapta yolculuk esnasında kendisinin çektiği 360’ın üzerinde fotoğrafa da yer verilmiştir. İbrâhim Rifat Paşa eserini yazarken din, tarih ve coğrafyaya dair modern ve klasik birçok kaynaktan faydalanmıştır (bunların bir listesi için bk. a.g.e., II, 362-364). Kitabın bazı bölümleri de başka yazarlarca kaleme alınmıştır. Nitekim bölgenin coğrafî ve tarihî durumunun anlatıldığı bölümler (I, 143-177) Abdülhamid Efendi el-Abbâdî ve İbrâhim Rifat’ın hayatının anlatıldığı kısım (II, 365-373) “habîr münsif” şeklinde nitelendirilen bir kişi tarafından yazılmıştır.

Eserin I. cildinde önce 1901 yılında yapılan hac seyahati anlatılır. Burada kervanın yola çıkışından başlayarak Mekke ve Medine’ye kadar gerçekleştirilen yolculuk, ziyaret edilen yerler ve bu yerlerde yaşayan insanlar hakkında bilgi yer alır. Bu arada hac mekânlarının tarihçesi de verilir. Mekke-i Mükerreme, Mescid-i Harâm, Kâbe, Arafat, Medîne-i Münevvere ve Mescid-i Nebevî ayrıntılı bir şekilde anlatılır. Ayrıca diğer mukaddes mekânlar, idarî kurumlar, şehrin insanları, gelenekleri, iklimi, para birimleri, ticaret ve su tedariki gibi konular ele alınır. Bu bölümün sonuna, Mekke’nin fethinden itibaren 1924 yılına kadar burada emirlik yapan kişilerin ve şehrin belli başlı İslâm şehirlerine uzaklığının kaydedildiği bir liste eklenmiştir. II. ciltte İbrâhim Rifat Paşa’nın 1903, 1904 ve 1908 yıllarındaki hac ziyaretleri anlatılır. Hac organizasyonu, mahmil kervanlarının Hicaz’daki siyasî ve iktisadî fonksiyonları, hac esnasında karşılaşılan güçlükler ve özellikle bedevî Araplar’ın hac kervanlarına yaptıkları saldırılar üzerinde durulur. Müellif, dördüncü seyahatini anlatırken Osmanlı sultanının Mekke şerifi, Hicaz valisi, Mekke ve Medine kadılarının tayiniyle ilgili fermanlarına ve bunların Arapça tercümelerine yer vermiştir.

İbrâhim Rifat Paşa’nın hac kervanlarına kumandanlık yaparak böyle bir organizasyonun başında bulunması, onun eserine diğer seyahatnâmelerden farklı bir nitelik kazandırmıştır. Öte yandan bol fotoğraf ve muhtemelen kendisi tarafından hazırlanan haritalarla zenginleştirilen eser bu yönüyle de bir belge niteliğindedir. İbrâhim Rifat Paşa’nın fotoğrafını çektiği mekânlardan pek çoğu bugün ya değişmiş veya yok olmuştur. Eser, hac organizasyonlarının uğradığı değişikliklerin takip edilebilmesi açısından da ayrı bir öneme sahiptir. Mirʾâtü’l-Ḥaremeyn’in neşredilmesi basın dünyasında büyük yankı uyandırmış; el-Ehrâm, el-Aḫbâr, el-Muḳaṭṭam, el-Muṣavver, el-Belâġ, el-Hilâl, Kevkebü’ş-Şarḳ ve es-Siyâse gibi gazete ve dergilerde çeşitli tanıtım yazıları çıkmış, bunların hepsi de eserden ve yazarından övgüyle söz etmiştir (bu yazılar için bk. a.g.e., I, 1-16).


BİBLİYOGRAFYA

İbrâhim Rifat Paşa, Mirʾâtü’l-Ḥaremeyn, Kahire 1344/1925, I-II.

, I, 32.

, I, 39.

P. J. Vatikiotis, The History of Egypt, London 1985, s. 140 vd.

Rita Stratkötter, Von Kairo nach Mekka. Sozial- und Wirtschaftsgeschichte der Pilgerfahrt nach den Berichten des Ibrāhīm Rif‘at Bāšā: Mir’āt al-Haramain, Berlin 1991.

Zekî M. Mücâhid, el-Aʿlâmü’ş-Şarḳıyye, Beyrut 1994, I, 177-178.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2000 yılında İstanbul’da basılan 21. cildinde, 347-348 numaralı sayfalarda yer almıştır.