Mehmet Ali Doğan. Mardin’de kumaş baskı-boyama sanatı: Şımmeshındi ailesi örnekleri. Yüksek lisans tezi (2017)

Tez KünyeDurumu
Mardin’de kumaş baskı-boyama sanatı: Şımmeshındi ailesi örnekleri / The art of printed cloth in Mardin: Sample of Şimmeshindi family
Yazar:MEHMET ALİ DOĞAN
Danışman: DOÇ. DR. ABDULLAH ŞEVKİ DUYMAZ ; YRD. DOÇ. MERYENM ACARA ESER
Yer Bilgisi: Süleyman Demirel Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Sanat Tarihi Bilim Dalı
Konu:El Sanatları = Crafts ; Sanat Tarihi = Art History
Dizin:Baskı sanatları = Printing arts ; Boyama = Dyeing ; Dokuma sanatı = Weaving art ; Dokumalar = Weavings ; El sanatları = Handicrafts ; Kumaş boyama = Fabric dyeing ; Kumaş sanatı = Cloth art ; Mardin = Mardin ; Süryaniler = Syrians ; İkonalar = Icons
Onaylandı
Yüksek Lisans
Türkçe
2017
205 s.
Günümüzde Mardin merkez ve ilçelerinde yaşayan Süryanilerin köken ve isimleri hakkında çeşitli görüşler vardır. Süryani kelimesinin ne zaman kullanılmaya başlandığı kesin olarak bilinmemektedir. Süryanilerin kökeni konusunda da net bir fikir birliğine varılamamıştır. Ancak Süryanilerin Mezopotamya’nın yerlisi olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Asur ve Arami kelimeleri, günümüzdeki Süryanilerin Hıristiyan olmadan önce kullandıkları isimler olarak kabul edilir. Süryani kelimesinin ise Hıristiyan olduktan sonra aldıkları isim olduğu düşünülür. Bu sebeplerle Süryaniler Mezopotamya’nın Asur, Babil, Keldani ve Arami halklarının yeni bir sentezi olarak düşünülür. Asur ve Arami isimleri Hıristiyanlık öncesi Süryaniler için kullanılmışken Hıristiyanlık sonrasında ise Süryani kelimesi kullanılmıştır. Araştırma kapsamında Süryaniler dışında, Mardin’de geleneksel el sanatları alanında cam altı resmi ve bakır sanatının varlığını devam ettirdiği belirlenmiştir. Mardin’de bu geleneği devam ettiren Hasan Özcan, Hamdin Turgay ve Tacettin Toparlı ile röportaj yapılmıştır. Mardin’de önemli yere sahip olan Şahmaran efsanesinin cam altı resim sanatında ve bakır eserlerde çokça çalışıldığı tespit edilmiştir. Hemen her tür ve tekniğe uygulanan Şahmaran tasviri aynı kalıpla yapılmıştır. Şahmaran tasvirinin yapıldığı eserlere keklik, üzüm ve güvercin gibi Mardin’ in yerel ve coğrafi özelliklerini yansıtan ögelerin eklendiği görülmüştür. Mardin’de bakırcılık günümüzde eski değerini koruyamamış ve yok olmaya yüz tutmuştur. Bakırcılık geleneği babadan oğula, usta çırak şeklinde ilerleyen bir meslektir. Bakırcılık geleneğini yaşatmaya çalışan ustalardan birisi, aynı zamanda cam altı resmi yapan Hasan Özcan’dır. Hasan Özcan bakırcılık mesleğini babasından öğrenmiştir ve günümüzde bu mesleği çocukları ile birlikte devam ettirmektedir. Araştırmada, Süryanilerin zengin bir el sanatı geleneği olduğu tespit edilmiştir. Bu el sanatları arasında baskı-boyama geleneği, yün ve ipek halıcılık, bakırcılık geleneği, telkâri, kilim dokumacılığı, taş oymacılığı, kesme taş işçiliği ve el nakışı, bulunmaktadır. Günümüzde artık Süryaniler arasında el nakışı geleneği sürdüren kimsenin kalmadığı belirlenmiştir. Araştırma sırasında Süryanilere ait birkaç el nakışı örneği de tespit edilmiştir. Bu el nakışı örneklerinde Meryem ve Çocuk İsa ile Meryem Ana gibi dînî konuların işlendiği belirlenmiştir. Bu geleneksel el sanatları arasında sadece telkâri ve baskı-boyama geleneği varlığını günümüze kadar sürdürebilmiştir. Telkâri geleneği Süryaniler arasında yaygındır. Telkâri geleneğini devam ettiren ve çeşitli kolye uçları, rozetler ve bileklikler yapan Suphi Yerli ile röportaj yapılmış telkâri hakkında genel bilgiler alınmıştır. Baskı-boyama geleneğinde perde ve süs amacı ile de kullanılabilen örtüler görülmektedir. Çok amaçlı eserler, bir nişte perde olarak kullanılabildiği gibi çerçevelenip bir ikonaya da dönüştürülebilir. Baskı-boyama alanında Şımmeshındi ailesi önemli bir yere sahiptir. Baskı-boyama geleneğinin son temsilcisi yine Şımmeshındi ailesinden olan Nasra Şımmeshindi hem din dışı desen ve motifleri hem de konusunu İncil’den alan sahneleri betimlemektedir. Din dışı eserlerde genellikle keklik motifi, çiçek, geometrik ve bitkisel bezemelerin yanı sıra girlant desenleri görülür. Konusunu İncil’den alan eserlerde de Mardin’in yerel etkilerini yansıtan bu geleneksel motif ve desenleri görmek mümkündür. Baskı-boyama tekniğiyle, süs olarak da kullanılabilen çok amaçlı eserlere ve perdelere Vaftiz, Son Akşam Yemeği, Çarmıha Gerilme ile Meryem ve Çocuk İsa resmedilmiştir.
There are various opinions about the origins and names of the Assyrian living in the center and the cities of Mardin today. It is not known precisely when the Assyrian word began to be used. There is no clear consensus on the origin of the Assyrians. But it would not be wrong to say that the Syrians are native to Mesopotamia. The Assyrian and Aramaic words are considered to be the names which the present Syrians used before becoming Christians. The Assyrian word is thought to be the name they received after being a Christian. For this reason the Syrians are considered to be a new synthesis of Mesopotamia’s Assyrian, Babylonian, Chaldean and Aramaic peoples. Assyrian and Aramaic names were used for pre-Christian Syrians, but Syriac language was used after Christianity. In addition to the Syrians, it has been determined that in the area of traditional handicrafts in Mardin, the presence of under-glass painting and copper art continues. Hasan Özcan, Hamdin Turgay and Tacettin Toparlı who continued this tradition in Mardin were interviewed. The Şahmaran legend, which has an important place in Mardin, has been studied in glass art and copper works. Almost every type and technique applied to the Shahmaran depiction was made in the same form. Shahmaran depictions of the work of partridges, grapes and pigeons such as Mardin’s local and geographical features reflect the addition of the documents have been seen. Coppersmith in Mardin has not preserved its old value today and is disappearing. Copper tradition is a profession that progresses from father to son, master to apprentice. One of the masters who tried to make copper tradition alive is Hasan Ozcan, who also makes under-glass paintings. Hasan Ozcan has learned his profession of copper from his father and he continues this profession with his children today. In the study, Syrians were found to be an important hand craft tradition. Among these handcrafts are the printing-painting tradition, wool and silk carpentry, copper tradition, filigree, rug weaving, stone carving, cutting stone work and hand embroidery. Nowadays, it has been determined that no one among the Syrians has ever left the tradition of hand embroidery. A few hand embroidered samples from Syrians were also identified during the research. In these hand embroidery examples, it has been determined that religious issues such as Mary and Child Jesus and Mother Mary are processed.Among these traditional handicrafts, only the tradition of filigree and printed cloth can survive to the present day. The tradition of filigree is widespread among Syriacs. General information about the interviews with Suphi Yerli, who continued the tradition of filigree and made various necklaces, badges and bracelets, was obtained. In the printed cloth tradition, curtains and covers that can be used with ornamental purposes are seen. Multipurpose artifacts can be used as a niche curtain or can be framed into an icon. Şimmeshindi family has an important place in the field of printed cloth. The last representative of the tradition of printed cloth depicts Nasra Sımmashindi, a member of Şimmeshindi’s family, as well as scenes from both the non-religious designs and motifs as well as the subject Bible. In non-religious works, partridge motifs, flowers, geometric and floral decorations as well as girland patterns are seen. It is also possible to see these traditional motifs and designs reflecting the local influences of Mardin in the works of the Bible. By means of printed cloth, it can be used as an ornament and multi-purpose works and paintings depict Baptism, Last Supper, Crucifixion and Mary and Child Jesus.

Download: Click here