Mısır (Zea mays L.) ve buğdayın (Triticum aestivum L.) kuraklık streslerine karşı dayanıklılıklarının biyokimyasal ve fizyolojik parametreler ile belirlenmesi

Tez KünyeDurumu
Mısır (Zea mays L.) ve buğdayın (Triticum aestivum L.) kuraklık streslerine karşı dayanıklılıklarının biyokimyasal ve fizyolojik parametreler ile belirlenmesi / Determination of drought stress tolerance of maize (Zea mays L.) and wheat (Triticum aestivum L.) with biochemical and physiological parameters
Yazar:ZELİHA ÖZDEMİR
Danışman: DOÇ. DR. ZAFER TÜRKMEN ; YRD. DOÇ. DR. ÖZLEM ARSLAN
Yer Bilgisi: Giresun Üniversitesi / Fen Bilimleri Enstitüsü / Biyoloji Ana Bilim Dalı
Konu:Biyoloji = Biology ; Botanik = Botany
Dizin:
Onaylandı
Yüksek Lisans
Türkçe
2016
81 s.
Kuraklık, tarımsal üretimi sınırlayan önemli bir abiyotik stres faktörüdür ve küresel ısınma günümüzde bu durumun ciddiyetini arttırmaktadır. Topraktaki su noksanlığının bitkilerde büyüme, gelişme, fotosentez, osmotik düzenlenme ve içsel savunma sistemleri üzerinde birçok etkisinin olduğu gösterilmiştir. Kuraklığa bağlı olarak meydana gelen reaktif oksijen türleri hücresel bileşenlerde oksidatif reaksiyonlara ve zar hasarlarına neden olmaktadır. Bu araştırmada ülkemizde ve dünyada yetiştirilen en önemli tahıllardan mısır (Zea mays L.) ve buğdayın (Triticum L.) bazı çeşitlerinin kuraklık streslerine karşı dayanıklılıklarını biyokimyasal ve fizyolojik parametreler ile belirlemek amaçlanmıştır. Bu amaçla, perlit ortamında optimum koşullarda (25℃, 250 µmol m-2s-1 ışık şiddeti, 16 saat gündüz/8 saat gece gün uzunluğu, %40-50 nem oranı) ½ kuvvet Hoagland çözeltisi ile bir hafta büyütülen buğday (Gelibolu, Aldane) ve mısır (Sakarya, Ada-9516) çeşitleri farklı osmotik potansiyellerde (kontrol, -0.4 MPa ve -0.8 MPa) PEG 6000 çözeltileri uygulanarak 5 gün süre ile kuraklığa maruz bırakılmıştır. 12. günün sonunda hasat edilen bitkilerin bazı büyüme parametreleri (gövde boyu, yaprak sayısı, taze ve kuru ağırlık), nispi su içerikleri, iyon sızıntısı, H2O2 miktarı ve bazı pigment içerikleri (antosiyanin ve flavonoid) belirlenmiştir. Kuraklık uygulamaları mısır ve buğday çeşitlerinin büyüme parametrelerini ve nispi su içeriğini olumsuz yönde etkilemiştir. Kuraklık stresi sonucunda mısır ve buğday çeşitlerindeki artan iyon sızıntısı oranı çeşitlerin hücre zarlarındaki hasarın bir göstergesiyken, artan H2O2 miktarı oksidatif stresin göstergesidir. Artan kuraklık şiddetine bağlı olarak tüm çeşitlerin yapraklarında antosiyanin ve flavonoid içerikleri artmıştır. Buna rağmen, bu artışlar daha hassas olan çeşitlerde (Gelibolu ve Ada-9516) oksidatif hasarı engelleyememişlerdir. Çeşitlere uygulanan kuraklık şiddeti arttıkça kuraklık hasarı da artmaktadır. Bu araştırmanın bulguları buğday ve mısır çeşitlerine uygulanan farklı şiddetteki kuraklık stresine karşı buğday çeşitlerinden Aldane’nin ve mısır çeşitlerinden Sakarya’nın diğer çeşitlere göre daha dayanıklı olduklarını göstermektedir.
Drought is an important abiotic factor that limits the agricultural productivity and nowadays global warming increases the severity of the situation. It has been showed that water deficiency of soil has many effects on plant growth and development, photosynthesis, osmotic regulation and endogenous defense systems. Reactive oxygen species that occur due to drought cause oxidative reactions in cellular components and membrane damage. The aim of this study was to determine the tolerance of some maize and wheat (Triticum aestivum L.) cultivars which are the most important cereals that grown in our country and the world by physiological and biochemical analyses. With this purpose, wheat (Gelibolu, Aldane) and maize (Sakarya, Ada-9516) cultivars grown in perlite medium at optimum conditions (at 25℃, 250 µmol m-2s-1 light intensity, 16 hour light/8 hour dark, %40-50 humudity) for one week with half strength Hoagland solution were exposed to drought for 5 days by different concentrations (kontrol, -0.4 MPa and -0.8 MPa) of PEG 6000 solutions. At the end of the 12th day, some growth parameters (shoot length, leaf number, fresh and dry weight), relative water content, ion leakage, H2O2 level and some pigment (anthocyanin and flavonoid) contents were determined in harvested cultivars. Drought treatments affected adversely the growth parameters and relative water contents of wheat and maize cultivars. The elevated ratio of ion leakage of wheat and maize cultivars is an indicator of membrane damage and the increased level of H2O2 is an indicator of oxidative stress. The anthocyanin and flavonoid contents of all cultivars leaves were increased due to rising drought intensity. However, they could not able to prevent oxidative damage in the cultivars that were more sensitive (Gelibolu and Ada-9516). Drought damage increased with the elevated drought stress. The results of this study showed that wheat cultivar Aldane and maize cultivar Sakarya were more tolerant to the different severity of drought that exposed to both wheat and maize cultivars than the others.

Download: Click here