NİFTAVEYH

Ebû Abdillâh İbrâhîm b. Muhammed b. Arafe b. Süleymân el-Atekî el-Ezdî el-Vâsıtî (ö. 323/935)

Arap dili, edebiyatı ve kıraat âlimi.

Müellif:

244 (858) yılında Vâsıt’ta doğdu. Çok esmer ve çirkin olduğu, ayrıca gramerde Sîbeveyhi’nin (Sibeveyh) metodunu benimseyip kitabını çok okuttuğu için onunki ile aynı vezinde olmak üzere Niftaveyh lakabıyla anılmıştır. Mus‘ab b. Zübeyr ile Abdülmelik b. Mervân dönemlerinde Basra ve Horasan valiliği yapan Mühelleb b. Ebû Sufre’nin soyundandır. Bağdat’a yerleşen Niftaveyh ömrünü geçirdiği bu şehirde tahsil gördü. Arap dili ve edebiyatında Müberred, Sa‘leb ve Muhammed b. Cehm’den; hadiste İshak b. Vehb el-Allâf, Abbas b. Muhammed ed-Dûrî, Ahmed b. Abdülcebbâr el-Utâridî ve Abdülkerîm b. el-Heysem’den; kıraatte Muhammed b. Amr b. Avn el-Vâsıtî, Ahmed b. İbrâhim b. el-Heysem el-Belhî ve Şuayb b. Eyyûb es-Sarîfînî’den faydalandı. Kendisinden istifade eden çok sayıda talebe arasında Merzübânî, Ebü’l-Ferec el-İsfahânî, Ebü’l-Kāsım ez-Zeccâcî, Ebû Ca‘fer en-Nehhâs, Mütenebbî, Ebû Ali el-Kālî, Muâfâ b. Zekeriyyâ, Muhammed b. Ahmed el-Ezherî, Hasan b. Bişr el-Âmidî, İbn Hâleveyh, Hasan b. Abdullah el-Askerî ve Ali b. Hüseyin el-Mes‘ûdî sayılabilir. Elli yıl boyunca Enbâriyyûn Camii’nde ders veren Niftaveyh 12 Rebîülevvel 323’te (19 Şubat 935) Bağdat’ta vefat etti. Onun sohbeti tatlı, ahlâklı, cömert ve güvenilir bir kişi olduğu, ancak kendisini ihmal edip temizliğine ve elbisesine özen göstermediği nakledilir (Yâkūt, I, 256-257). İbn Düreyd ile atışmaları olduğu gibi İbn Bessâm el-Bağdâdî gibi bazı edip ve âlimler onun hakkında hicviyeler yazmıştır (Kemâleddin el-Enbârî, s. 261; Yâkūt, I, 264).

Nahiv alanında İbn Keysân, Zeccâc ve Ebû Bekir el-Enbârî tabakasında sayılan Niftaveyh (Tehẕîbü’l-luġa, I, 28), Kûfe-Basra karışımı seçmeci ve Bağdat mektebi paralelinde uzlaştırmacı bir çizgi takip etmiştir (İbnü’n-Nedîm, s. 90). Arap dilindeki iştikak ilkesini kategorik olarak reddetmiş, dilin menşei meselesinde öğretme ve uzlaşma nazariyesini benimsememiş, tabii ve tevkīfî bir olgudan söz etmiştir. İbn Düreyd’in Cemheretü’l-luġa adlı sözlüğünün Halîl b. Ahmed’e ait Kitâbü’l-ʿAyn’ın değiştirilmiş ve bozulmuş bir şekli olduğunu söylemiş, Mu‘tezile’nin Kur’ân-ı Kerîm’in mahlûk sayıldığı iddiasını tutarsız bulmuştur.

Fıkıhta yakın dostu İbn Dâvûd ez-Zâhirî’nin yöntemini benimsediği ve bu mezhebin önde gelen simaları arasında yer aldığı kaydedilmektedir (Safedî, VI, 130). Onun bazı kaynaklarda Şiî ve Hanbelî şeklinde nitelendirilmesi gramerde olduğu gibi mezheplerde de seçmeci ve uzlaşmacı bir çizgi takip ettiği ihtimalini düşündürmektedir (EI2 [İng.], VIII, 14). Cerîr b. Atıyye ve Ferezdak’ın en-Neḳāʾiż’i ile Zürrumme gibi birçok şairin divanını ezberlediği kaydedilen Niftaveyh’in şiirle ilgili teorik ve teknik bilgilere vâkıf olduğu belirtilir. Ayrıca gazel, nesîb, hiciv ve hikmet konularında şiirler yazmıştır. Genellikle kıtalar halinde intikal etmiş olan şiirleri kaynaklarda dağınık biçimde yer almaktadır (meselâ bk. Yâkūt, I, 257-271; Aʿyânü’ş-Şîʿa, II, 222-223).

Eserleri. Niftaveyh çeşitli alanlarda çok eser telif etmekle birlikte bunlardan sadece ikisi günümüze ulaşmıştır. 1. el-Maḳṣûr ve’l-memdûd (nşr. Hasan Şâzelî Ferhûd, Câmiʿatü’l-Melik Suʿûd Mecelletü Külliyyeti’l-âdâb, IV/5 [Riyad 1975-1976], s. 93-127; Kahire 1980). Arap dilindeki maksûr ve memdûd isimlerle kelimelerin yazılışı, i‘rab şekilleri, tekil, ikil ve çoğullarındaki değişiklikler, sonu hemzeli fiiller, çeşitli bablardan masdar, ism-i fâil ve ism-i mef‘ûl kalıpları, münsarif ve gayr-i münsarif olma durumu gibi konular veciz bir anlatımla ele alınmaktadır. Sahasında ilk eserlerden olan risâlede Kûfe mektebinin yöntem ve terimleri kullanılmıştır. 2. Mesʾeletü Sübḥân (nşr. Yâsîn Muhammed es-Sevvâs, MMLADm., LXIV/3 [1989], s. 361-391). Risâlede “sübhânallah” terkibi, içinde sübhân ve tesbih ifadeleri geçen otuz iki âyet, şiir ve hadis yorumlanmış ve filolojik açıdan açıklanmıştır.

Niftaveyh’in kaynaklarda adı geçen diğer eserleri de şunlardır: el-Bâriʿ fi’l-luġa, er-Red ʿalâ men ḳāle bi-ḫalḳı’l-Ḳurʾân (er-Red ʿale’l-Cehmiyye), el-Ems̱âl (bu üç eserin VII./XIII. yüzyılda Halep Kütüphanesi’nde nüshaları olduğu bilinmektedir), Ems̱âlü’l-Ḳurʾân, İḫtilâfü’l-meṣâḥif, Ġarîbü’l-Ḳurʾân (hacimli bir eser olup VII./XIII. yüzyılda Halep Kütüphanesi’nde yazması olduğu belirtilmektedir), el-İḳtiṣârât, el-İstîfâ fi’ş-şürûṭ veya el-İstis̱nâʾ ve’ş-şarṭ (ve’ş-şürûṭ fi’l-ḳırâʾât/fi’l-Ḳurʾân), el-Ḳavâfî, el-Meṣâdir, el-Muḳniʿ fi’n-naḥv, el-Mülaḥ, en-Naḥl (en-Neml), er-Red ʿalâ men yezʿumü enne’l-ʿArab yeştaḳḳu kelâmehâ baʿżahû min baʿż, er-Red ʿale’l-Mufaḍḍal b. Seleme fî naḳdihî ʿale’l-Ḫalîl, eş-Şehâdât, et-Tevbe, et-Târîḫ, el-Vüzerâʾ, Kitâb fî enne’l-ʿArab tetekellemü ṭabʿan lâ taʿallümen, Aṭraġaşşe fi’l-luġa, Ḳaṣîde fî ġarîbi’l-luġa. Niftaveyh ayrıca Dîvânü’s-Semevʾel’i (nşr. Abdülkerîm ed-Düceylî, Bağdad 1955) ve Dîvânu Süḥaym ʿAbdü Beni’l-Ḥaṣḥâṣ’ı derlemiştir.

BİBLİYOGRAFYA
Tehẕîbü’l-luġa, I, 27-28; Niftaveyh, Mesʾeletü sübḥân (nşr. Yâsîn Muhammed es-Sevvâs, MMLADm. içinde), LXIV/3 (1989), neşredenin girişi, s. 361-369; a.mlf., el-Maḳṣûr ve’l-memdûd (nşr. Hasan Şâzelî Ferhûd, Câmiʿatü’l-Melik Suʿûd Mecelletü Külliyyeti’l-âdâb içinde), IV/5, Riyad 1975-76, neşredenin girişi, s. 93-104; Mes‘ûdî, Mürûcü’ẕ-ẕeheb (Meynard), VI, 85; Ebû Bekir ez-Zübeydî, Ṭabaḳātü’n-naḥviyyîn ve’l-luġaviyyîn (nşr. M. Ebü’l-Fazl İbrâhim), Kahire 1984, s. 154; İbnü’n-Nedîm, el-Fihrist (Teceddüd), s. 90; Hatîb, Târîḫu Baġdâd, VI, 159-162; İbn Hayr, Fehrese, s. 395-396, 398, ayrıca bk. tür.yer.; Kemâleddin el-Enbârî, Nüzhetü’l-elibbâʾ (nşr. İbrâhim es-Sâmerrâî), Zerkā/Ürdün 1405/1985, s. 194-197, 261; Yâkūt, Muʿcemü’l-üdebâʾ, I, 254-272; İbnü’l-Kıftî, İnbâhü’r-ruvât, I, 176-183; Yağmûrî, Nûrü’l-ḳabes el-muḫṭaṣar mine’l-Muḳtebes (nşr. R. Sellheim), Wiesbaden 1384/1964, s. 344-345; İbn Hallikân, Vefeyât, I, 47-49; Safedî, el-Vâfî, VI, 129-133; İbnü’l-Cezerî, Ġāyetü’n-Nihâye, I, 25; Brockelmann, GAL, I, 112; Suppl., I, 173, 184; Sezgin, GAS, VIII, 149-152; Aʿyânü’ş-şîʿa, II, 220-223; A. D. el-Ömerî, “Nifṭâveyh ve devrühû fi’l-kitâbe ve’t-târîḫ”, Mecelletü Külliyyeti’l-âdâb, sy. 15, Bağdad 1972, s. 71-102; Omar Bencheikh, “Nifṭawayh”, EI2 (İng.), VIII, 14-15.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2007 yılında İstanbul’da basılan 33. cildinde, 82-83 numaralı sayfalarda yer almıştır.