NU‘MÂN b. KAVKAL

en-Nu‘mân b. Kavkal (Sa‘lebe) b. Esrem el-Hazrecî el-Ensârî (ö. 3/625)

Sahâbî.

Müellif:

Medine’nin iki büyük kabilesinden biri olan Hazrec’in Amr b. Avf oğulları kolundandır. Babasının adı Sa‘lebe olmakla birlikte tanınmış bir kişi olan büyük dedesi Sa‘lebe b. Ganm halk arasında Kavkal lakabıyla bilindiği için bu lakap babası için de kullanılmış, bundan dolayı Nu‘mân İbn Kavkal diye meşhur olmuş, Amr b. Avf oğullarına da “Kavâkıle” denmiştir. Nu‘mân, Resûl-i Ekrem’in Medine’ye hicretinden hemen sonra hayli ilerlemiş bir yaşta İslâm’a girdi. Daha önce geçirdiği bir kaza veya savaşta aldığı bir darbe yüzünden ayağından sakatlanmasına rağmen Bedir Gazvesi’nde bulundu. Ardından Uhud Gazvesi’ne katıldı ve savaştan önce Hz. Peygamber’in yanına giderek şehid olmayı ve güneş batmadan önce aksak ayağıyla yemyeşil cennet bahçesinde dolaşmayı arzuladığını söyledi. Bütün gücünü ortaya koyduğu bu savaşta müşriklerden Safvân b. Ümeyye ile giriştiği mücadele sonunda şehid düştü. Resûl-i Ekrem, savaştan hemen sonra yaptığı açıklamada onu ayağında hiçbir aksaklık olmadığı halde yemyeşil cennet bahçelerinde dolaşırken gördüğünü haber verdi. Nu‘mân’dan Câbir b. Abdullah el-Ensârî ve mürsel olarak da Ebû Sâlih es-Semmân rivayette bulunmuştur. Bir kısım kaynaklarda Nu‘mân b. Kavkal ile yine Kavkaloğulları’ndan olan Nu‘mân b. Mâlik b. Sa‘lebe el-Hazrecî birbirine karıştırılmıştır.

BİBLİYOGRAFYA
el-Müsned, III, 316, 348; Buhârî, “Cihâd”, 28, “Meġāzî”, 38; Müslim, “Îmân”, 16, 17; Ebû Dâvûd, “Cihâd”, 140; Vâkıdî, el-Meġāzî, I, 167; İbn Sa‘d, eṭ-Ṭabaḳāt, III, 548; Belâzürî, Ensâb, I, 331; İbn Düreyd, el-İştiḳāḳ, s. 456; İbn Kāni‘, Muʿcemü’ṣ-ṣaḥâbe (nşr. Ebû Abdurrahman Salâh b. Sâlim el-Musarrâtî), Medine 1418/1997, III, 145-146; İbn Hibbân, Târîḫu’ṣ-ṣaḥâbe (nşr. Bûrân ed-Dannâvî), Beyrut 1408/1988, s. 248; İbn Abdülber, el-İstîʿâb (Bicâvî), IV, 1503-1504; İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-ġābe (Bennâ), V, 328-329; İbn Hacer, el-İṣâbe (Bicâvî), VI, 450-452.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2007 yılında İstanbul’da basılan 33. cildinde, 236-237 numaralı sayfalarda yer almıştır.