Preeklampsinin erken tanısı için mezenkimal kök hücrelerden elde edilen mirnalar’dan biyobelirteç seçimi

Tez KünyeDurumu
Preeklampsinin erken tanısı için mezenkimal kök hücrelerden elde edilen mirnalar’dan biyobelirteç seçimi / Biomarker selection from mirnas obtained from mesenchymal stem cells for the early diagnosis of the preeclampsia
Yazar:NİLÜFER KAMALI
Danışman: DOÇ. DR. TUBA GÜNEL
Yer Bilgisi: İstanbul Üniversitesi / Fen Bilimleri Enstitüsü / Moleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı / Moleküler Biyoloji ve Genetik Bilim Dalı
Konu:Biyoloji = Biology ; Genetik = Genetics ; Kadın Hastalıkları ve Doğum = Obstetrics and Gynecology
Dizin:
Onaylandı
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
126 s.
Preeklampsi (PE), gebeliğe özgü hipertansif bir hastalıktır. Anormal plasentasyon preeklampsinin ayırt edici bir özelliğidir ve plasental oksidatif stresin artmasına neden olur. Oksidatif stres, desidual vasküler yapıda lokal hasara neden olan anti-anjiyogenik faktörlerin salınımını tetikler. Hasar daha sonra sistematik olarak yayılır ve maternal klinik semptomlarla sonuçlanır. Maternal-fetal arayüzdeki mezenkimal kök hücrelerin (MKH) preeklampsi patogenezinde önemli bir rol oynadığı düşünülmektedir. Desidua bazalis mezenkimal kök hücreleri (dMKH) vasküler bir mikroçevrede bulunur. Preeklampside, dMKH’ler anormal derecede yüksek seviyelerde oksidatif strese ve maternal kanda dolaşan inflamatuar faktörlere maruz kalırlar. Oksidatif strese maruz kalan dMKH’lerin preeklampsi gelişiminde rol aldığı düşünülmektedir. MikroRNA’lar (miRNA) kısa (19-25 nükleotit), tek zincirli ve kodlama yapmayan RNA’lardır. Gen ekspresyonunu, hedef mRNA’ların 3′ kodlama yapmayan bölgelerine bağlanarak düzenlerler. Gelişim, farklılaşma, apoptoz ve onkogenez gibi birçok biyolojik olayda önemli rol oynadıkları bilinmektedir. Küçük kodlama yapmayan RNA’lar sınıfından olan miRNA’ların MKH’lerin farklılaşması, olgunlaşması ve işlevleri üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğu araştırmalarla gösterilmiştir. MiRNA’lar üzerinde yapılan son araştırmalar, bu RNA’ların PE’de yeni moleküler belirteçler olarak kullanılabileceği fikrini beraberinde getirmiştir. Mezenkimal kök hücler (MKH) birçok hücre tipine farklılaşabilen multipotent öncü hücrelerdir ve maternal fetal arayüzde bol miktarda bulunurlar. Salgıladıkları maddeler yoluyla anjiyogenez ve nörogenezi teşvik etme yetenekleri vardır. Yapılan çalışmalarda, miRNA’ların PE hastası gebelerin plasentasından elde edilen MKH’lerde normal gebelere göre anlatımlarının farklılaştığı görülmüştür. Bu tez, PE hastası ve sağlıklı gebelere ait desidua ve periferal kan kökenli MKH’lerin miRNA anlatım analizini kapsamakta ve olası biyobelirteçlerin araştırılması için bir ön çalışma niteliği taşımaktadır. Tez kapsamında, 7 PE hastası ve 7 sağlıklı olamak üzere toplam 14 gebenin hem desidua ve hem de periferal kan örnekleri ile çalışıldı. Toplam 28 örnek ile yapılan araştırmamızda MKH kültürü ile hücre sayısı arttırıldı ve ardından saf MKH eldesi için spesifik hücre yüzey belirteçleri kullanılarak MKH ayrımı (“sorting”) gerçekleştirildi. MKH’lerden total RNA izolasyonu sonrasında miRNA analizi için let-7b-3p, let-7f-1-3p, miR-191-3p, miR-550a-5p, miR-33b-3p ve miR-425-3p ve normalizasyon için U6 snRNA kullanıldı. MiRNA analizi damlacıklı dijital polimeraz zincir reaksiyonu (ddPZR) yöntemi ile gerçekleştirildi ve elde edilen sonuçlar “GraphPad Prism 8.1.2” programı kullanılarak değerlendirildi. Anlamlılık testleri parametrik olmayan “Mann Whitney Test”, duyarlılık ve spesifiklik testleri ise “Receiver operating characteristic” (ROC) analizi ile yapıldı. Yapılan analiz sonucunda, PE hastalarının dMKH’lerinde hsa-miR-33b-3p seviyesinde sağlıklı kontrollere göre anlamlı bir artış olduğu gözlendi (AUC: 0,93, p= 0,04, kat değişimi: 4,5). let-7b-3p, let-7f-1-3p, miR-191-3p, miR-550a-5p ve miR-425-3p p

Download: Click here