RÂZÎ, Muhammed b. Ebû Bekir

Ebû Abdillâh Zeynüddîn Muhammed b. Ebî Bekr b. Abdilkādir er-Râzî (ö. 666/1268’den sonra)

Arap dili ve edebiyatı âlimi, müfessir.

Müellif:

Türk asıllı olup Rey’de doğdu, tahsilini Buhara ve Semerkant’ta tamamladı. Buhara’nın 616 (1220), Semerkant’ın 617 (1220) yılında Moğollar’ın eline geçtiği göz önüne alındığında tahsilini bu tarihlerden önce yaptığı, dolayısıyla VI. (XII.) yüzyılın son çeyreği içinde doğduğu anlaşılır. Tefsîru ġarîbi’l-Ḳurʾâni’l-ʿaẓîm’in mukaddimesinde bu eserini talebelerinin isteği üzerine yazdığını belirtmesi öğretimle meşgul olduğunu gösterir. Muhtemelen Moğol istilâsı sebebiyle batıya göç etti, Mısır ve Şam’da bulundu. Daha sonra Anadolu’ya geçerek uzun süre Artuklular ülkesinde ve büyük ihtimalle Mardin’de kaldı, eserlerinin bir kısmını burada telif etti. Muḫtârü’ṣ-Ṣıḥâḥ’ı 660 (1262), Tefsîru ġarîbi’l-Ḳurʾâni’l-ʿaẓîm’i 663 (1265) yılında tamamlayan Râzî’nin bu eserlerini nerede kaleme aldığı bilinmemekte, ancak ömrünün sonlarında Konya’da bulunduğu anlaşılmaktadır. Zira İbnü’l-Esîr’in Câmiʿu’l-uṣûl’ünü 666’da (1267-68) Konya’da Sadreddin Konevî’ye okuyarak eseri rivayet etmek ve okutmak için icâzet aldığı, bu eserin Kudüs’teki Hâlidiyye Kütüphanesi’nde mevcut bir yazma nüshasındaki semâ kaydında belirtilmektedir (Abdullah b. Muhlis, VIII [1928], s. 648-651). Râzî’nin vefat yılı hakkında 651 (1253) ve 660 (1262) gibi farklı tarihler verilmekte, hatta onu VIII. (XIV.) yüzyıl âlimlerinden sayanlar bulunmaktadır. Bu konudaki kesin bilgi ise onun 666 (1268) yılından sonra öldüğüdür. Hanefî mezhebi fakihlerinden olan Râzî itikadî konularda Mâtürîdî mezhebine bağlıdır. Onun en belirgin özelliklerinden biri tasavvufî yönüdür. Sadreddin Konevî ile olan dostluğu ve eserlerinde mutasavvıflar için “ehlü’l-hakīkat” tabirini kullanması tasavvufa olan ilgisini gösterir. Eserleri incelenince Râzî’nin belâgat, şiir, edebiyat, tasavvuf, hadis, fıkıh, kelâm gibi çeşitli sahalarda bilgi sahibi olduğu anlaşılır. Bununla birlikte dil bilimi ve tefsir âlimi diye şöhret bulmuştur. Esʾiletü’l-Ḳurʾân adlı eseri bu alandaki geniş bilgisinin delilidir. Eserlerinde rastlanan Farsça şiirler onun bu dili de iyi bildiğini göstermektedir.

Eserleri. A) Dil, Belâgat ve Edebiyat. 1. Muḫtârü’ṣ-Ṣıḥâḥ. Müellifin en meşhur eseri olup İsmâil b. Hammâd el-Cevherî’nin Tâcü’l-luġa ve ṣıḥâḥu’l-ʿArabiyye adlı sözlüğünün muhtasarıdır. Âlimlerin bilmesi gereken kelimelere yer verilen sözlükte Ezherî’nin Tehẕîbü’l-luġa’sından yapılan bazı ilâveler yanında müellifin kendisi de ilâvelerde bulunmuştur. 660 (1262) yılında tamamlanan eser, Murtazâ ez-Zebîdî’nin Tâcü’l-ʿarûs ve Saîd b. Abdullah eş-Şertûnî’nin Aḳrebü’l-mevârid’i gibi sözlüklerin kaynakları arasında yer almıştır. Cevherî’nin kullandığı bab-fasıl esasına ve kelime köklerinin son harfine göre düzenlenmiş olup birçok defa basılmıştır (Bulak 1282, 1302; Kahire 1289, 1301, 1304, 1305, 1308, 1311, 1950, 1976; Dımaşk 1954; Beyrut 1967; Cidde 1985). Mahmûd Hâtır tarafından kelimelerin ilk harfine göre alfabetik sıraya konularak yapılan baskısında (Kahire 1311) bazı kökler çıkarılmıştır. Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd ve Muhammed Abdüllatîf es-Sübkî’nin yeni kelimeler ve resimler ilâve ederek hazırladıkları el-Muḫtâr min Ṣıḥâḥi’l-luġa da (Kahire 1353) büyük ölçüde Râzî’nin eserine dayanmaktadır. İbrâhim Râşid es-Sakīr eserin ihtiva ettiği hadisler hakkında bir çalışma yapmıştır (el-İfṣâḥ ʿan eḥâdîs̱ Muḫtâri’ṣ-Ṣıḥâḥ, Kahire-Riyad 1413/1992). Muḫtârü’ṣ-Ṣıḥâḥ’ın muhtasarları da kaleme alınmıştır (bk. TÂCÜ’l-LUGA). 2. Ravżatü’l-feṣâḥa. Muhtasar bir eser olup Artuklu Sultanı I. Necmeddin Gazi adına yazılmıştır. Râzî bu eserinde hükümdar için söylediği birçok beyti örnek olarak kullanmıştır. Mukaddimesi ve özellikle müellife ait şiirlerin bulunduğu bazı bölümleri Abdullah b. Muhlis tarafından neşredilen eserin tamamını Ahmed Nâdî Şu‘le yayımlamıştır (Kahire 1982). Ramazan Şimşek tarafından yüksek lisans tezi olarak tahkik edilen eseri (1995, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü) Abdullah Kızılcık doktora tezi olarak tahkik etmiş (2000, İÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü) ve daha sonra yayımlamıştır (Amman 2005). 3. Künûzü’l-berâʿa bi-leṭâʾifi rumûzi’l-ʿibâre. Harîrî’nin el-Maḳāmât’ının şerhi olup değişik kütüphanelerde yazma nüshaları bulunmaktadır (Beyazıt Devlet Ktp., nr. 5398; Süleymaniye Ktp., Hamidiye, nr. 1167; Kayseri Râşid Efendi Ktp., Râşid Efendi, nr. 556). Eser, başından yirminci makāmenin şerhinin sonuna kadar Ahmed b. Saîd Kaşşâş tarafından yüksek lisans tezi olarak tahkik edilmiştir (1993, el-Câmiatü’l-İslâmiyye külliyetü’l-lugati’l-Arabiyye [Medine]). 4. Kitâbü’l-Ems̱âl ve’l-ḥikem. Ediplerin yazı ve hitabelerinde örnek olarak zikrettikleri beyit ve mısraları içermektedir (nşr. Abdürrezzâk Hüseyin, Amman 1406/1986; nşr. Fîrûz Harîrcî, Dımaşk 1408/1987). 5. Zehrü’r-Rebîʿ. Zemahşerî’nin Rebîʿu’l-ebrâr’ının muhtasarıdır (Süleymaniye Ktp., Karaçelebizâde Hüsâmeddin, nr. 306). 6. Meġāni’l-meʿânî. Konulara göre düzenlenmiş bir şiir mecmuası olup Muhammed Zağlûl Sellâm tarafından neşredilmiştir (İskenderiye 1987). 7. Fi’l-esmâʾi’l-müʾennes̱eti’s-semâʿiyye. Bu küçük manzumeyi Muhammed Vecîh Tikrîtî yayımlamıştır (MMLAÜr., XXXV [1988], s. 241-260). 8. Devḥatü’l-belâġa. Müellif Ravżatü’l-feṣâḥa’da teşbih bahsinin sonunda teşbih, istiare ve tevriye konularında bu isimle bir eser yazdığından bahsetmektedir. 9. Kitâbü’l-Ebyâti’l-muʿtemed ʿaleyhâ. Brockelmann’ın zikrettiği eserin (GAL Suppl., I, 659) Kitâbü’l-Ems̱âl ve’l-ḥikem olması muhtemeldir.

B) Tefsir. 1. Tefsîru ġarîbi’l-Ḳurʾâni’l-ʿaẓîm. 663 (1265) yılında tamamlanan eser, Cevherî’nin Tâcü’l-luġa’sında ve kendisinin Muḫtârü’ṣ-Ṣıḥâḥ’ında kullandığı bab-fasıl esasına ve kelime köklerinin son harfine göre alfabetik olarak düzenlenmiştir. 1624 madde (kök) ve 10.000’den fazla kelime ihtiva eden eser Hüseyin Elmalı tarafından Atatürk Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde doktora tezi olarak tahkik edilmiş (1986) ve daha sonra yayımlanmıştır (Ankara 1997). 2. Esʾiletü’l-Ḳurʾân. Nüzûl sebebi, hükümler, dil vb. sebeplerle anlaşılmasında güçlükler bulunan Kur’an’da mevcut 1200’den fazla meselenin soru-cevap şeklinde ele alındığı bir eserdir. Konuların sûre sırasına göre düzenlendiği eserde genellikle dil ve belâgat konuları şiir kanıtlarıyla açıklanmıştır. İlk defa Ukberî’nin et-Tibyân fî iʿrâbi’l-Ḳurʾân’ı ile birlikte Ünmûẕecün celîl fî esʾile ve ecvibe min ġarâʾibi âyi’t-Tenzîl adıyla basılan eser (Kahire 1303), Mesâʾilü’r-Râzî ve ecvibetühâ min ġarâʾibi âyi’t-Tenzîl (nşr. İbrâhim Atve İvaz, Kahire 1381/1961, 1406/1985), Esʾiletü’l-Ḳurʾâni’l-mecîd ve ecvibetühâ (nşr. Muhammed Ali el-Ensârî, Kum 1390), Tefsîrü’r-Râzî (nşr. Muhammed Rıdvân ed-Dâye, Beyrut 1411/1990), Ġarâʾibü âyi’t-Tenzîl (nşr. Abdurrahman b. İbrâhim el-Matrûdî, Riyad 1412/1991) gibi isimlerle de yayımlanmıştır. İbrahim Görener eser üzerinde bir yüksek lisans tezi hazırlamıştır (1990, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü). 3. Tefsîru sûreti’l-Enʿâm (Süleymaniye Ktp., Kadızâde Mehmed, nr. 31). Muammer Erbaş tarafından yüksek lisans tezi olarak tahkik edilmiş (1995, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü) ve daha sonra basılmıştır (İzmir 2003). 4. eẕ-Ẕehebü’l-ibrîz fî tefsîri’l-Kitâbi’l-ʿAzîz. Bazı çalışmalarda Râzî’nin bu isimde bir eserinden bahsedilmektedir (Ömer Nasuhi Bilmen, II, 568; Abdullah b. Muhlis, VIII [1928], s. 659). 5. İşârâtü’l-Ḳurʾân. Tefsîru ġarîbi’l-Ḳurʾâni’l-ʿaẓîm’de (s. 184, 291) esere atıfta bulunulmaktadır.

Diğer Eserleri. 1. Muḫtârü’t-Taḥbîr. Kuşeyrî’nin esmâ-i hüsnâya dair eserinin muhtasarı olup birçok nüshası bulunmaktadır (Beyazıt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 3508; Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 3594, Reşid Efendi, nr. 591). 2. el-Hidâye mine’l-iʿtiḳād. Ûşî’nin Mâtürîdiyye akaidine dair el-Emâlî isimli manzum risâlesinin şerhidir (Süleymaniye Ktp., Lâleli, nr. 2266, Murad Buhârî, nr. 145; Konya Yûsuf Ağa Ktp., nr. 7048). 3. Tuḥfetü’l-mülûk. Hanefî fıkhına göre tahâret, namaz, zekât, hac, oruç, cihad, av, kerâhiye, ferâiz ve kazanç konularını işleyen muhtasar bir eserdir. İbn Melek, Bedreddin el-Aynî ve Sâlih b. Muhammed’in şerh yazdığı eser birçok defa basılmıştır (İstanbul 1310; nşr. Şemseddin Hüseyin Ebû Ali, Kazan 1895; nşr. Abdullah Nezîr Ahmed, Beyrut 1417/1997). 4. Kenzü’l-ḥikme. Kütüb-i Sitte’den seçilmiş 100 hadisin şerhidir (Beyazıt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 1059). 5. et-Târîḫ. İslâm’ın başlangıcından yazarın vefatına kadar meydana gelen olayları anlatan bir eserdir (Şerefeddin, s. 74 vd.; Ahmed Abdülgafûr Attâr, s. 202). 6. Ḥadâʾiḳu’l-ḥaḳāʾiḳ. Tasavvufa dair olan eseri Saîd Abdülfettâh yayımlamıştır (Kahire 1422/2002). 7. Risâle fi’t-tevḥîd (Beyazıt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 7886). 8. Deḳāʾiḳu’l-ḥaḳāʾiḳ.

BİBLİYOGRAFYA
Muhammed b. Ebû Bekir er-Râzî, Tefsîru ġarîbi’l-Ḳurʾâni’l-ʿaẓîm (nşr. Hüseyin Elmalı), Ankara 1997, s. 51-75, 184, 291; a.mlf., Mesâʾilü’r-Râzî ve ecvibetühâ (nşr. İbrâhim Atve İvaz), Kahire 1381/1961, tür.yer.; a.mlf., Tefsîru sûreti’l-Enʿâm (nşr. Muammer Erbaş), İzmir 2003, tür.yer.; Kureşî, el-Cevâhirü’l-muḍıyye, Haydarâbâd 1332, II, 34; Makrîzî, el-Ḫıṭaṭ, II, 155; Keşfü’ẓ-ẓunûn, I, 92, 374, 633; II, 1072, 1073, 1208; Hânsârî, Ravżâtü’l-cennât, VIII, 48; Îżâḥu’l-meknûn, I, 475; II, 389; Hediyyetü’l-ʿârifîn, II, 124, 127; Bursalı Mehmed Tâhir, Siyasete Müteallik Âsâr-ı İslâmiyye, İstanbul 1330, s. 21; Şerefeddin [Yaltkaya], İbn Esîrler ve Meşâhîr-i Ulemâ, İstanbul 1322, s. 74 vd.; Brockelmann, GAL, I, 383; Suppl., I, 658-659; Ziriklî, el-Aʿlâm, VI, 279; Kehhâle, Muʿcemü’l-müʾellifîn, IX, 112; Ömer Nasuhi Bilmen, Büyük Tefsir Tarihi, İstanbul 1974, II, 568; Ahmed Abdülgafûr Attâr, Muḳaddimetü’ṣ-Ṣıḥâḥ, Beyrut 1990, s. 202-203; Abdullah b. Muhlis, “Ṣâḥibü Muḫtâri’ṣ-Ṣıḥâḥ”, MMİADm., VIII (1928), s. 641-665; XXII (1947), s. 418-426; Hüseyin Elmalı, “Zeynüddin Muhammed b. Ebû Bekr er-Râzî: Hayatı, Eserleri ve Tefsîru Garîbi’l-Kur’âni’l-Azîm’i”, DÜİFD, IX (1995), s. 31-65.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2007 yılında İstanbul’da basılan 34. cildinde, 487-488 numaralı sayfalarda yer almıştır.