SEKÎREC

Ebü’l-Abbâs Ahmed b. el-Ayyâşî b. Abdirrahmân Sekîrec el-Hazrecî el-Ensârî el-Endelüsî el-Fâsî (1878-1944)

Ticâniyye tarikatına dair eserleriyle tanınan Faslı âlim ve mutasavvıf.

Müellif:

1295 Rebîülâhirinde (Nisan 1878) Fas’ta doğdu. Kendisi bu tarihi bizzat kaydettiğinden (Ḥadîḳatü ünsî, I, 368) İbn Sûde’nin 1290 (Sellü’n-niṣâl, s. 103), Kaytûnî’nin 22 Cemâziyelâhir 1298 (22 Mayıs 1881; Muʿcem, s. 157, 158), Kabbâc’ın 2 Cemâziyelâhir 1295 (2 Haziran 1878; el-Edebü’l-ʿArabî, I, 56) şeklinde verdikleri tarihler yanlış olmalıdır. Ataları Endülüs’ün fethi sırasında oraya yerleşmiş, daha sonra Tanca, Tıtvân ve Fas’a göç etmiştir. Endülüs’te önce Gırnata yakınındaki Sekîrî (Esquiles) dağı çevresini yurt edinen ataları bu kelimeyi Sekîrec şeklinde telaffuz etmiş ve buraya nisbetle anılmışlardır. Babasını ve kendisini yakından tanıyan Abdülkebîr b. Hâşim el-Kettânî (Zehretü’l-âs, I, 496) ve onunla görüşüp kendisinden faydalandığını söyleyen Abdüsselâm b. Abdülkādir İbn Sûde lakabını Sekîrec (Skîrec), Ziriklî ve Cemîl Ebü’n-Nasr Sükeyric olarak yazmakta, torunu tarafından kendi adına açılan “skiredj” başlıklı web sitesinde de bazı Arapça başlıklarda Sükeyric kullanılmakta, Batı kaynaklarında her iki şekline de rastlanmaktadır.

Fas şehrindeki Câmiatü’l-Karaviyyîn’de öğrenim gören Sekîrec aralarında İbnü’l-Hayyât ez-Zükkârî, Muhammed b. Ca‘fer el-Kettânî, Muhammed Abdülhay el-Kettânî, Ahmed b. Tâlib İbn Sûde ve Muhammed b. Abdülkādir İbn Sûde’nin de bulunduğu Fas âlimlerinden ders okudu. Hocalarından aynı zamanda Ticâniyye tarikatına mensup olan Ahmed b. Muhammed el-Abdelâvî başta olmak üzere Abdullah b. İdrîs el-Bekrâvî, Muhammed b. Muhammed b. Abdüsselâm Kennûn, Abdülkerîm b. Arabî Bennîs vasıtasıyla bu tarikata intisap ederek irşad icâzeti aldı. Câmiatü’l-Karaviyyîn’de bir süre fıkıh dersi verdi. 1909’da Tanca’da Dârü’n-niyâbe’de kâtiplik ve ağabeyi Muhammed Sekîrec’in çalıştığı İdâretü’l-Murâkabe’de ikinci kâtiplik yaptı. 1911’de Ticâniyye şeyhi olan arkadaşı Habîb b. Abdülmelik el-Vehrânî’yi ziyaret için Cezayir’in Vehrân şehrine yaptığı seyahatten sonra Fas’a ve oradan tekrar Tanca’ya döndü. Tanca’da bir süre şehrin yöneticisi Muhammed ez-Zükkârî’nin yanında müşavirlik ve mahkeme kâtipliği görevinde bulundu, ardından Fas şehri vakıflar nâzırlığına tayin edildi (1914). Bu görevde iken 1916’da Hicaz’da kendisini Arap ülkelerinin kralı ilân eden Şerîf Hüseyin’i tebrik için Fas Kralı Mevlây Yûsuf b. Hasan tarafından gönderilen heyete başkanlık etti. Döndükten sonra Haremeyn-i Şerîfeyn Vakıfları Cemiyeti üyeliğine getirildi. Vücde kadılığı (1919-1922), Rabat Yüksek Mahkemesi üyeliği (1922-1924), Cedîde (1924-1928) ve Setât (1928-1944) kadılığı görevlerinde bulundu. 1926’da Paris Camii’nin açılış törenine katılarak bir konuşma yaptı. 1933’te hacca gidiş ve dönüşünde uğradığı Kahire’de Ticâniyye müntesipleri kendisi için büyük karşılama törenleri düzenledi ve bu vesileyle bir kitap hazırlandı. Setât kadısı iken Haremeyn-i Şerîfeyn Vakıfları Cemiyeti’yle ilgili olarak Cezayir’e gerçekleştirdiği yolculuğun ardından hastalanıp tedavi için Merakeş’e gitti. Ancak beş gün sonra 12 Ağustos 1944 tarihinde hastahanede vefat etti ve Kādî İyâz’ın türbesinde defnedildi. Güçlü bir edip ve şair, çok yönlü velûd bir âlimdi. Küçük-büyük 150’den fazla eser telif etmiştir. Eserlerinin önemli bir kısmı Ticâniyye tarikatıyla ilgili olup Ticâniyye konusunda onun kadar eser yazan başka bir kimsenin bulunmadığı kaydedilir.

Eserleri. Tasavvuf. 1. el-Kevkebü’l-vehhâc li-tavżîḥi’l-minhâc fî şerḥi Dürreti’t-tâc ve ʿucâleti’l-muḥtâc. Hocası Abdülkerîm Bennîs’in Ticâniyye tarikatına dair eserinin şerhidir (Tunus 1318). 2. Keşfü’l-ḥicâb ʿammen telâḳā maʿa’ş-Şeyḫ et-Ticânî mine’l-aṣḥâb (Fas 1325, 1340; nşr. Muhammed Hâfız el-Mısrî, Kahire 1381/1962; Beyrut 1999; nşr. Muhammed er-Râdî Kennûn el-Hasenî el-İdrîsî, Rabat 2012). Müellif yaklaşık 200 kişi hakkında bilgi verdiği bu eserine 538 biyografinin yer aldığı Refʿu’n-niḳāb baʿde Keşfi’l-ḥicâb adıyla bir zeyil yazmıştır (I-II, Tıtvân, ts.; nşr. İdrîs el-Irâkī el-Hasenî, III-IV, Rabat 1390-1395/1971-1975). 3. Meṭâliʿu’l-esrâr li-medâriki’l-aḥrâr (Fas 1328). Ahmed et-Ticânî’nin Hz. Peygamber’den aldığı kabul edilen “Salâtü’l-fâtih li-mâ uğlika” adlı salavatının şerhi olup manzum ve mensur hiçbir kelimesinde noktalı harf kullanılmamıştır. 4. en-Nefeḥâtü’r-rabbâniyye fi’l-emdâḥi’t-Ticâniyye (Fas 1333). 5. es-Siḥrü’l-Bâbilî el-müvecceh li’l-ʿÂrif et-Tâdilî. Derkāviyye şeyhi Muhammed b. Ali et-Tâdilî er-Rabâtî’ye hitaben yazılan tasavvufla ilgili bir risâledir (İskenderiye 1347). 6. es-Sırrü’r-rabbânî fî reddi türuhâti İbn Mâyâbâ el-ʿânî elletî tebeccaḥa bihâ fî teʾlîfihi Müştehe’l-ḫârifi’l-cânî. Moritanyalı âlim Muhammed Hıdır İbn Mâyâbâ eş-Şinkītî’nin Müştehe’l-ḫârifi’l-cânî fî reddi zelekâti’t-Ticânî el-cânî adlı eserinde (Abdel Wedoud Ould Cheikh, s. 134-143) Şeyh Ahmed et-Ticânî’ye ve tarikatına yönelttiği eleştirilere cevaptır (I-II, Dârülbeyzâ 1356-1357; eser için bk. Ahmed el-Ezmî, II, 295-299). 7. el-Hicâretü’l-maḳtiyye li-kesri Mirʾâti’l-mesâvi’l-vaḳtiyye. Çağdaşı İbnü’l-Muvakkit el-Merrâküşî’nin tasavvuf ehlini eleştirdiği er-Riḥletü’l-Merrâküşiyye (Mirʾâtü’l-mesâvi’l-vaḳtiyye) adlı eserine manzum bir reddiyedir (I-II, Fas 1356-1357). 8. el-Îmânü’ṣ-ṣaḥîḥ fi’r-red ʿalâ müʾellifi’l-Cevâbi’ṣ-ṣarîḥ. Muhammed Hasan el-Hacvî ile Abdülhamîd b. Bâdîs’in Ticâniyye tarikatıyla ilgili Arnavutluk müslümanlarının sorduğu bazı sorulara cevap vererek (Jamil M. Abun-Nasr, s. 179-180; Ahmed el-Ezmî, II, 301-304) bu tarikat mensuplarını hatalı buldukları hususlarda eleştirdikleri el-Cevâbü’ṣ-ṣarîḥ fî beyâni muḍâddeti’ṭ-ṭarîḳati’t-Ticâniyye li’l-İslâmi’ṣ-ṣaḥîḥ adlı esere cevap olarak yazılmıştır (Tunus 1357). 9. eṣ-Ṣırâṭü’l-müstaḳīm fi’r-red ʿalâ müʾellifi’n-Nehci’l-ḳavîm. Muhammed Haseneyn Mahlûf el-Adevî’nin Ticâniyye’yi eleştirdiği en-Nehcü’l-ḳavîm fî beyâni enne’ṣ-Ṣalâte’l-fetḥiyye leyset min kelâmillâhi’l-ḳadîm adlı eserine reddiyedir (Tunus 1358). 10. Tîcânü’l-ġavânî fî şerḥi Cevâhiri’l-meʿânî. Ali Harâzim Berrâde el-Fâsî’nin, Ticâniyye tarikatının temel metinlerinden olan Cevâhirü’l-meʿânî ve bülûġu’l-emânî fî feyżi Sîdî Ebi’l-ʿAbbâs et-Ticânî adlı eserinin şerhidir (nşr. Muhammed er-Râdî Kennûn el-Hasenî el-İdrîsî, Rabat 2011). 11. el-Ḥaḳḳu’l-mübîn fi’ntiṣâri’t-Ticâniyyîn ʿalâ ʿulemâʾi’l-Ḳaraviyyîn. Sekîrec’in, eṭ-Ṭîbü’l-fâʾiḥ ve’l-virdü’s-sâʾiḥ fî ṣalâti’l-fâtiḥ adlı eserinde yer alan “Salâtü’l-fâtih”in Allah’ın kadîm kelâmından olduğuna dair görüşü sebebiyle Karaviyyîn ulemâsının kitaplarının yakılması için fetva verdiği Ticânî sûfî ve fakih Muhammed b. Abdülvâhid en-Nazîfî es-Sûsî’yi savunduğu bir eserdir. 12. Ḳurretü’l-ʿayn fi’l-cevâb ʿalâ esʾileti müʾellifi Ḫabîʾeti’l-kevn. Kettâniyye tarikatının kurucusu Muhammed b. Abdülkebîr el-Kettânî’nin eserinde Ticâniyye’ye yönelttiği eleştirilere reddiye ve sorularına cevaptır. 13. Cünnetü’l-cânî bi-terâcimi baʿżi aṣḥâbi’ş-Şeyḫ et-Ticânî. Ticânî’nin on üç talebesinin 360 beyitten oluşan biyografisini içerir.

Diğer Eserleri. 1. er-Ravżatü’l-yâniʿa ve’s̱-s̱emeretü’n-nâfiʿa fî şerḥi’l-Feẕleketi’l-câmiʿa. Kendi muhtasar eserinin şerhidir (Fas 1317, müellifin İrşâdü’l-müteʿallim ve’n-nâsî fî ṣıfati eşkâli’l-ḳalemi’l-Fâsî adlı eseri ile birlikte). Lugaz ve ta‘miye amacıyla kullanılan özel bir hesaplama yöntemine dair olan İrşâdü’l-müteʿallim, Tâmir Abdülmün‘im el-Cibâlî tarafından daha sonra yeniden neşredilmiştir (Mecelletü’l-Maʿhedi’l-maḫṭûṭâti’l-ʿArabiyye, LIII/2 [Kahire 2008], s. 41-75). 2. Tenvîrü’l-efhâm bi-ḫatmi Tuḥfeti’l-ḥükkâm. Ebû Bekir İbn Âsım’ın Mâlikî fıkhına dair manzum eserinin sonunda hünsânın mirasıyla ilgili beytin açıklanması çerçevesinde hünsâ ile ilgili geniş bilgilerin yer aldığı bir çalışmadır (Fas 1327, sonunda Ḍavʾü’ẓ-ẓalâm fî medḥi ḫayri’l-enâm olarak). 3. er-Riḥletü’l-ḥabîbiyyetü’l-Vehrâniyyetü’l-câmiʿa li-leṭâʾifi’l-ʿirfâniyye. Sekîrec’in 1911 yılında Cezayir’in Vehrân şehrinde Ticâniyye şeyhi olan arkadaşı Habîb b. Abdülmelik el-Vehrânî’yi ziyareti ve bu münasebetle Müstegānim, Tilimsân ve Belabbâs’a yaptığı seyahatiyle ilgilidir (Fas 1329; nşr. Muhammed er-Râdî Kennûn el-Hasenî el-İdrîsî, Rabat 2011). Müellif bu eserini Şaḥẕü’l-eẕhân fîmâ raʾeytühû fî Vehrân ve Ebi’l-ʿAbbâs ve Müsteġānim ve Tilimsân adıyla özetlemiştir. 4. Ẕikrâ seferi Sîdî Aḥmed Sekîrec ile’l-aḳṭâri’l-Ḥicâziyye ve ʿavdetihî ilâ Mıṣr fî ṭarîḳıhî ilâ bilâdi’l-Maġrib (Kahire 1352). 5. er-Riḥletü’l-Mekkiyye (nşr. Abdülhâdî et-Tâzî, Raḥalât ilâ şibhi’l-cezîreti’l-ʿArabiyye içinde, Riyad 1424/2003, s. 217-245). 6. eẓ-Ẓıllü’l-verîf fî muḥârebeti’r-Rîf. Fas’ın Rîf bölgesinde bağımsız bir cumhuriyet kuran (1921-1926) Abdülkerîm el-Hattâbî’nin İspanyol ve Fransız kuvvetlerine karşı yaptığı savaşla ilgili olup yenilmesi ve yönetimine son verilmesinin ardından Cedîde’ye sürgün edilen Hattâbî’nin Dışişleri Bakanı Muhammed b. Ezerkân’ın müellife anlattığı hâtıraların derlenmesiyle ortaya çıkmıştır (nşr. Reşîd Yeşûtî, Rabat 2010). 7. Ḳademü’r-rüsûḫ limâ li-müʾellifihî mine’ş-şüyûḫ. Müellifin altmış kadar hocasının biyografisine dairdir (nşr. Muhammed er-Râdî Kennûn el-Hasenî el-İdrîsî, Rabat 2010). 8. er-Riḥletü’z-Zeydâniyye. Arkadaşı olan Alevî şeriflerinin nakîbi tarihçi İbn Zeydân’ın mevlid münasebetiyle kendisini davet etmesi üzerine 1908’de Miknâs’a yaptığı yolculukla ilgilidir (nşr. Muhammed er-Râdî Kennûn el-Hasenî el-İdrîsî, Rabat 2011). Eseri Fedvâ Binhalîfe, Rabat V. Muhammed Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yüksek lisans tezi olarak neşre hazırlamış (1998), Hasan Şâhidî de bir makalesinde eseri incelemiştir (“er-Rahalâtü’l-Maġribiyyetü’d-dâḫıliyye: Zeydâniyyetü Sekîrec nümûẕecen”, el-İḥyâʾ, sy. 24 [Rabat 2005], s. 7-27). 9. Ġāyetü’l-maḳṣûd bi’r-riḥle maʿa Sîdî Maḥmûd. 1911’de Şeyh Ahmed et-Ticânî’nin torununun oğlu Şeyh Mahmûd b. Muhammed Beşîr ile birlikte Fas’tan Rabat’a yaptığı seyahate dairdir (nşr. Muhammed er-Râdî Kennûn el-Hasenî el-İdrîsî, Rabat 2011). 10. Nûrü’s-sirâc fî şerḥi İḍâʾeti’d-dâc. Sekîrec’in şeyhi Abdülkerîm Bennîs’e ait Dürretü’t-tâc ve ʿucâletü’l-muḥtâc adlı eseri Sîdî Gālî es-Sintîsî İḍâʾetü’d-dâc adıyla nazma çekmiş, Sekîrec de bunu şerhetmiştir (Fas, ts). 11. eẕ-Ẕehebü’l-ḫâliṣ fî muḥâẕâti kübre’l-Ḫaṣâʾiṣ. Süyûtî’nin el-Ḫaṣâʾiṣü’l-kübrâ’sının manzum şekli olup 19.150 beyte kadar yazıldıktan bir ay sonra müellifin vefatı üzerine kardeşi Muhammed Sekîrec tarafından 1541 beyit daha eklenerek tamamlanmıştır. 12. Îḳāẓü’l-ḳarâʾiḥ li-taḳyîdi’s-sevâniḥ. Müellifin Tanca’da 1910’da kaleme aldığı günlük tarzında bir hâtırat olup Fas’ta 1912’de yazdığı hâtırat içinde en-Netâʾicü’l-yevmiyye fi’s-sevâniḥi’l-fikriyye adıyla yer almaktadır. 13. Menhelü’l-vürûdi’ṣ-ṣâfî ve’l-hedyü min fetḥi’l-kâfî fî şerḥi’ş-Şâfî fî ʿilmeyi’l-ʿarûż ve’l-ḳavâfî. Muhammed b. Tayyib Sekîrec’in eş-Şâfî adlı eserinin şerhidir (eserlerinin bir listesi ve haklarında bilgi için bk. Ḥadîḳatü ünsî, neşredenin girişi, I, 84-116; müellifin çalışmalarının büyük bir kısmı Muhammed er-Râdî Kennûn el-Hasenî el-İdrîsî tarafından neşre hazırlanıp pdf olarak http://www.cheikh-skiredj.com web sitesine konulmuştur).

BİBLİYOGRAFYA :

Sekîrec, Ḥadîḳatü ünsî bi’t-taʿrîf bi-nefsî (Resâʾilü’l-ʿAllâme el-Ḳāḍî el-Ḥâc Aḥmed Sekîrec el-Enṣârî içinde, nşr. Muhammed er-Râdî Kennûn el-Hasenî), I, 367-406, ayrıca bk. neşredenin girişi, I, 6-116 (http://www.cheikh-skiredj.com/livres-verifies-genoun.php); Serkîs, Muʿcem, II, 1395-1396, 1404; Muhammed b. Abbas el-Kabbâc, el-Edebü’l-ʿArabî fi’l-Maġribi’l-aḳṣâ, Muhammediye 1347/1929, I, 56-61; Abdüsselâm b. Abdülkādir İbn Sûde, Delîlü müʾerriḫi’l-Maġribi’l-aḳṣâ, Dârülbeyzâ 1960, I, 264, 265, 268; a.mlf., Sellü’n-niṣâl li’n-niḍâl bi’l-eşyâḫ ve ehli’l-kemâl: Fihrisü’ş-şüyûḫ (nşr. Muhammed Haccî), Beyrut 1417/1997, s. 102-103; a.mlf., İtḥâfü’l-müṭâliʿ bi-vefeyâti aʿlâmi’l-ḳarni’s̱-s̱âlis̱ ʿaşer ve’r-râbiʿ (nşr. Muhammed Haccî), Beyrut 1417/1997, II, 498; Jamil M. Abun-Nasr, The Tijaniyya, London 1965, s. 25, 55, 160, 175, 179-184; Abbas b. İbrâhim, el-İʿlâm, VI, 86-87; Ziriklî, el-Aʿlâm (Fethullah), I, 190-191; Muhammed b. Tâvît, el-Vâfî bi’l-edebi’l-ʿArabî fi’l-Maġribi’l-aḳṣâ, Dârülbeyzâ 1404/1984, III, 943-944; Abdullah b. Abbas el-Cirârî, et-Teʾlîf ve nehḍatühû bi’l-Maġrib fi’l-ḳarni’l-ʿişrîn min 1900 ilâ 1972, Rabat 1406/1985, s. 42-47; Fevzî Abdürrezzâk, el-Maṭbûʿâtü’l-ḥaceriyye fi’l-Maġrib, Rabat 1406/1986, s. 39, 49, 55, 58, 59, 74, 82, 83, 84, 90, 93, 95, 97, 100, 102, 105, 112, 151-152; İdrîs b. el-Mâhî el-İdrîsî el-Kaytûnî, Muʿcemü’l-maṭbûʿâti’l-Maġribiyye, Selâ 1988, s. 157-159; Menûnî, el-Meṣâdirü’l-ʿArabiyye li-târîḫi’l-Maġrib, Muhammediye 1410/1989, II, 219, 223, 228, 237, 239, 253, 281; Ali Müntasır el-Kettânî, İnbiʿâs̱ü’l-İslâm fi’l-Endelüs, İslâmâbâd 1413/1992, s. 503; Ali b. Muhammed Âlü Dahîlillâh, et-Ticâniyye: Dirâse li-ehemmi ʿaḳāʾidi’t-Ticâniyye ʿalâ ḍavʾi’l-Kitâb ve’s-Sünne, Riyad 1419/1998, s. 76-77; Ahmed el-Ezmî, eṭ-Ṭarîḳatü’t-Ticâniyye fi’l-Maġrib ve’s-Sûdâni’l-ġarbî, Muhammediye 1421/2000, I, 30, 101, 121-123, 148, 426-434; II, 295-313, 315-316, 321-325, 331-342; Abdülkebîr b. Hâşim el-Kettânî, Zehretü’l-âs fî büyûtâti ehl-i Fâs (nşr. Ali b. Müntasır el-Kettânî), Dârülbeyzâ 1422/2002, I, 496-497; Muhammed el-Kādirî – Muhammed Melşûş, Fihrisü’l-maṭbûʿâti’l-ḥaceriyyeti’l-Maġribiyye, Dârülbeyzâ 2004, s. 110-111; Ahmed Bûkârî, el-İḥyâʾ ve’t-tecdîdü’s-sûfiyye fi’l-Maġrib, Muhammediye 1427/2006, II, 69; İbn Zeydân, Muʿcemü ṭabaḳāti’l-müʾellifîn ʿalâ ʿahdi devleti’l-ʿAleviyyîn (nşr. Hasan el-Vezzânî), Rabat 1430/2009, II, 38-39; Jilali El Adnani, “Les origines de la Tijâniyya”, La Tijâniyya: Une confrérie musulmane à la conquête de l’Afrique (ed. J. – L. Triaud – D. Robinson), Paris 2000, s. 46, 47, 50-51, 57, 58-61; Abdel Wedoud Ould Cheikh, “Les perles et le soufre: Une polémique mauritanienne autour de la Tijâniyya”, a.e., s. 134-143; Muhammed Abdülazîz ed-Debbâğ – Muhammed Bûhubze, “Sekîrec, Aḥmed b. el-ʿAyyâşî”, Maʿlemetü’l-Maġrib, Rabat 1423/2002, XV, 5049-5052.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2019 yılında Ankara’da basılan (gözden geçirilmiş 3. basım) EK-2. cildinde, 488-490 numaralı sayfalarda yer almıştır.